Makale özeti ve diğer detaylar.
Cahit Sıtkı Tarancı Türk Edebiyatı’nda varoluşu ve yokluğu orijinal bir biçimde değerlendiren şairlerimizin en özgünlerindendir. Şiirlerinde ölüm gerçeği ile beraber yaşamdaki güzellikleri de bir armoni eşliğinde sunmayı başarır. Zaman zaman hayattaki zorluk ve sıkıntılardan tabiata ve düş alemine sığınan şair, ruhundaki bu çatışma zeminini şiirlerine yansıtır. Yaşamı boyunca muhtelif sıkıntılarla mücadelede kimi zaman yenik düşen şair, yarattığı düş ortamında mutluluğun sırlarını aramıştır. Şiirlerinde simgesel değerleri çok iyi işleyen Tarancı, bu özelliği ile dikkatleri üzerinde toplamayı başarır. Yalnızlık, gariplik, iletişimsizlik, korku ve ölüm gibi fenomenleri sürekli gündemde tutan Cahit Sıtkı, yaşamın geçiciliğini de göz önüne alarak hedeflerine düşler dünyasında ulaşmayı tasarlar. Gerçeklerden kaçmak için çocuk dünyasının kural tanımaz özgürlüğüne de zaman zaman kaçmak isteyen şair, şiirlerinde bu isteklerini de yansıtır. Yaşamında hayat ve ölüm gerçeğinin anlamını herkesten farklı bir şekilde değerlendiren Otuz Beş Yaş Şairi, bu çatışmanın insan ruhundaki tepkilerini farklı ölçeklerle yansıtır. Söz konusu mücadelelerden zaman zaman yorulan Tarancı, muhayyel yer ve sevgili arayışları ile ruhunu dinlendirmiş ve kendisine özgü objelerle teselli odakları yaratmıştır. Netice itibariyle, Cahit Sıtkı, sanatında ele aldığı düş ve gerçek unsurlarını yaşayarak adeta bir armoni eşliğinde şiirlerine nakşetmiş ve bu özelliği ile sanatını ölümsüzleştirmiştir.
Cahit Sıtkı Tarancı is one of the most precious poets who evaluated the existence and absence originally in Turkish Literature. In his poems he succeeds to submit the beauties of life and the reality of death with a harmony. From time to time the poet who returns to nature and dream world because of the difficulties and troubles in the life reflects these spiritual conflicts in his poems.The poet who was defeated in struggle of various troubles in some parts of his life, tried to find the secrets of happiness in the dream world which was created by himself. Tarancı used the symbolic values skillfully and succeeded to attract attention with this feature. Cahit Sıtkı Tarancı who processed the phenomena of loneliness, peculiarity, fear and death continuously, envisaged reaching his targets in dream world by taking care the fleeting of life. The poet, who wanted to run into the freedom of child world which has no rule, reflected these desires in his poems. The poet of “Thirty Five Age” who evaluated the reality of life and death different from the others reflected the reactions of the human spirit in various dimensions. He got tired because of the struggles that were under consideration. He rested his spirit by looking for imaginary places; darlings and he created some special consolation focuses. As a result, Cahit Sıtkı engraved the object of dream and reality that was used in his art by living with a harmony in his poets and till today he protected the continuity of their values by this property.