Makale özeti ve diğer detaylar.
Mülkiyet hakları teorisi, mülkiyet yapılarının (kamu ve özel baglamında) organizasyonların performansı üzerinde belirleyici bir faktör oldugunu ve kamu mülkiyetinin yapısından kaynaklanan nedenlerle özel mülkiyete kıyasla etkinsiz sonuçlar dogurdugunu savunmaktadır. Mülkiyetin yapısal özelliklerinden yola çıkarak, özel mülkiyetin verimli, kamu mülkiyetinin ise verimsiz oldugu sonucuna ulasan kuramın, bir çok açıdan elestirildigi ve bu konuyla ilgili yapılan ampirik çalısmalarda mülkiyet ile verimlilik-etkinlik arasında mutlak bir iliskinin saptanamadıgını ifade edebiliriz.
The theory of property rights clams that the structure of properties (in public and private) is a determinant factor on the performance of the organisations and also when it is compared with the private ownership, it concludes in inefficient results. When we set out from the structural properties of ownership, we can express that the theory concluding in “private ownership is efficient, public ownership is inefficient”, was critisized in so many ways and also in the emprical studies of the structural properties of ownership there was no relation between ownership and productivity-efficiency.