Makale özeti ve diğer detaylar.
Tüm dünyada, özellikle 80’li yıllardan sonra yasanan küresellesme süreci istihdamın yapısı ve kullanımı üzerinde gözlemlenebilir degisimler meydana getirmistir. Yeni teknolojilerin devreye girmesiyle isgücü talebinin biçimi degismis, niteliksiz isgücünün yerini, bilgi düzeyi yüksek, egitilmis isgücü almıstır. stihdamın yapısındaki bu degisim çalısma kosullarının degismesiyle daha da artmıstır. Endüstri sektöründe istihdam azalırken, daha çok nitelikli isgücü gibi sendikaya çok az ilgi duyanların yer aldıgı hizmet sektöründeki istihdam artısı ve ortaya çıkan yeni çalısma türleri (esnek / kısmi zamanlı çalısma gibi) sendikalar için geçmiste oldugundan daha etkili bir örgütlenme sorununu ortaya çıkarmıstır.
Özellestirme ve alt isveren uygulamaları da sendikaların örgütlenme alanını daraltmaktadır. Devlet, isveren rolünden giderek uzaklasmakta, bu durum kamu kesiminde büyüyen ve gelisen sendikacılıgı bir varolma savasıyla karsı karsıya bırakmaktadır.
Yasanan bu degisimler, Türkiye’deki sendikal yapılarda köklü bir degisiklik yapılmasını zorunlu hale getirmistir. Eski sendikal yapılanmalar günümüz sendikalarının örgütlenme sorunlarına çözüm üretmekte yetersiz kalmaktadır. Sendikaların birer sivil toplum örgütü olarak görevlerini yerine getirebilmeleri ancak köklü bir degisimle mümkün olabilir.
Globalism, especially after 1980’s, has caused variations in the structure and usage of employment. Labor demand characterisitcs have changed, i.e. unskilled labor has been replaced by highly knowledgeable, educated labor due to the adaptation of new technologies. The variations in labor structure have been further spurred by the variations in working conditions. The decline of industry employment, the increase of service sector employment in which the qualified workforce show less interest in unions and the new working models (e.g. flexible/partial time employment) aggravated the problem of effective organizations of unions.
In addition, privatization and subcontractor applications have been bringing about concretionary pressure on organizational latitude of unions. Governments departing from the role of being an employer have pushed the developing unionism in this sector to the edge of existence.
All the variations had made it necessary a fundamental change in Turkey’s union structures, Union formations of the past are incompetent to solve the organizational problems of today’s union.
In order to function as modern non-profit civil society organization, unions have to embrace the above mentioned radical changes.