Makale özeti ve diğer detaylar.
Roma Antlasması’ndan beri Avrupa Birligi’nin gündeminde olan genisleme olgusu, Birligin en önemli politik araçlarından biridir. Tarihsel süreç içinde, her biri dikkatlice tasarlanmıs, müzakere edilmis ve yürütülmüs olan genislemeler, Avrupa bütünlesmesini açıklamaya çalısan kuram ve yaklasımlarca da incelenmistir. Birlik, bir yandan genislerken, diger yandan da derinlesmeye çalısmaktadır. Bu süreci açıklamaya çalısan kuram ve yaklasımlar Birligin evrimiyle birlikte gelismis ve çesitlenmistir. Söz konusu kuramlar bazen birbirleriyle rekabet eder gibi görülseler de aslında birbirlerini tamamlamakta ve kısmen örtüsmektedirler. Bu çalısmanın amacı, Avrupa bütünlesmesini farklı açılardan degerlendiren kuram ve yaklasımlardan; federalizm, yeni islevselcilik, liberal hükümetlerarasıcılık, çok düzeyli yönetisim, yeni kurumsalcılık ve sosyal insacılıgın genislemeye bakıslarını birlikte degerlendirmek; Orta ve Dogu Avrupa genislemesini, degisik kuramların penceresinden bütüncül bir sekilde ortaya koymaktır.
Enlargement, which is on the agenda of European Union since Rome Treaty, is one of the most important political agents. Enlargements, each of which has been carefully devised, canvassed and implemented within the historical process, have been analysed by theories and approaches which try to explain European integration. The Union, on the one hand enlarges, on the other hand attempts to deepen. The theories and approaches which try to explain that process have been developed and diversified with the Union’s evolution. Though such theories are sometimes seen as they compete with each other, actually they complement each other and partly overlap. The aim of this study is to assess views of the following theories and approaches on enlargement: federalism, neo-functionalism, liberal intergovernmentalism, multi level governance, new institutionalism, social constructivism and to display Central and Eastern Europe enlargement from viewpoints of different theories.