Makale özeti ve diğer detaylar.
Barley ve Kunda (1992) 1980 sonrası dönemde ortaya çıkan yönetim söylemlerinin örgüt kültürü üst başlığı altında birer normatif kontrol aracı olduklarını iddia etmektedir. Diğer yandan örgüt kültürünün, özünde yönetimci bakış açısına karşı eleştirel bir duruş içerdiği ve sonradan araçsallaştırıldığı da iddia edilmektedir. Postmodern dönüşüm söylemi de yönetim ve örgüt yazınında aynı dönemlerde tartışılmaya başlanmıştır. Bu dönemde ortaya çıkan yeni yönetim ve örgütlenme yaklaşımlarının niteliği ise farklı postmodernist yaklaşımlar arasında tartışma konusudur. Postmodernizmin şüpheci yorumu tarafından yönetsel kontrole karşı bir farkındalık ve özgürleşim bakış açısıyla ele alınan bu gelişmeler, postmodernizmi yeni bir tarihsel dönem olarak kabul eden yorum açısından olumlayıcı bir tarzda değerlendirilmektedir. Bu çalışma, örgüt kültürünün zaman içerisinde eleştirel bir konumdan yönetsel bir kontrol aracı haline dönüştüğü iddiasının postmodernizm söylemi için de geçerli olup olmadığını, yeni yönetim ve örgüt yaklaşımlarının yoğun biçimde gündeme geldiği insan kaynakları yönetimi alanındaki gelişmeler üzerinden tartışmaktadır.
Barley and Kunda (1992) argued that post-1980 managerial discourses which have emerged under the rubric of organizational culture are means of normative control. However, others have argued that the concept of organizational culture originally reflected a critical stand towards the managerialist perspective and has later been instrumentalized. These discussions coincided with debates regarding postmodern turn. Based on different postmodern perspectives, emerging managerial and organizational issues have been subjected to examination. The skeptical postmodernists have emphasized awareness and emancipation as they considered these issues whereas those who consider postmodernism as a new historical era have rather affirmed recent developments. This study investigates whether the idea that the concept of organizational culture has been transformed from a critical tool into an instrumental one is also true for the postmodernist discourse. The investigation is based on recent developments in human resources management field where new managerial and organizational ideas are intensely debated.