Devlet, vergilendirme yetkisini; yasama meclisinde, halkın temsilcileri eliyle ve belirli kurallar ve süreçlerin karşılıklı etkileşiminin oluşturduğu bütünlük içinde kanun formunda yaptığı bir hukuki düzenleme ile kullanmaktadır. Devlet harcamalarının en önemli kaynağı olan verginin öngörülen vergilendirme aşamaları sonucunda bütçeye gelir olarak kaydının yapılabilmesi, vergi düzenlemelerinin sadece maliye politikasının bir aracı olmak üzere kullanılmasının ötesinde; getirdiği usul kuralları ve maddi hükümleriyle hukuk devleti değerlerine ne kadar yaklaşmış olduğuyla yakından ilgilidir.Hukuk devleti karakteristikleriyle örtüşmeyen vergi düzenlemeleri vergi ihtilafları olarak istatistiklere yansımaktadır. Hukukilik denetimi yapılmak üzere kendisine intikal eden vergi ihtilafını pozitif hukuk kuralları bütünü içinde yer alan uluslar arası anlaşmalar, anayasa kuralları, vergi mevzuatı düzenlemeleri ve idari yargılama usulleri ile çözümlemekle görevli bulunan vergi yargısı organlarının işyükünün yıldan yıla artmakta olduğu, verilen kararların değişik boyutlarıyla değerlendirildiği görülmektedir.