“İşletmelerde dönemsellik ilkesinin bir gereği olarak dönem sonu itibariyle değerleme işlemleri yapılır. Değerleme, vergi matrahının hesaplanmasıyla ilgili olan iktisadi kıymetlerin takdir ve tespiti olarak tanımlanmış olup, ticari kazancın doğru bir şekilde belirlenebilmesi için gereklidir. İşletmeler dönem sonunda değerlemeye başlamadan önce kaydi ve fiili envanter çıkarmak sureti ile varlıklarını fiilen tespit etmektedirler. Fiilen tespit edilen bu tutarlar ile kayıtlarda izlenen tutarlar arasında herhangi bir farkın olması durumunda, “Sayım ve Tesellüm Noksanları veya Fazlaları” hesapları kullanılarak, fiili durumun gerçeğe uygun olarak muhasebeleştirilmesi sağlanmaktadır. Bu kayıtlardan sonra, söz konusu farkın nedeni araştırılıp gerek tek düzen hesap planı gerekse vergi mevzuatı göz önünde tutularak gerekli düzeltmeler yapılmalıdır. Envanter eksik ve fazlalarının kanuni ölçülere uygun olarak muhasebeleştirilmesi mali karın doğru tespiti, dolayısıyla da ödenecek verginin doğru hesaplanmasına etki etmektedir.