Makale özeti ve diğer detaylar.
The purpose of this study is to examine repertory grid methodology as a way of capturing the cognitive levels and contradictions of teacher candidates about the limit subject in mathematics. For application, 5 prospective math teachers were chosen from the second-semester calculus classes in the department of mathematics education at a metropole university. Four of them participated in the study from start to finish and the data were collected in four sessions. Repertory grids were elicited in the first and last sessions by interviewing individually. The relationships between constructs were determined by calculating difference scores and correlation scores (Cohen, Manion ve Morrison, 2000; Bannister ve Mair, 1968). The relationship figures were formed by cluster analysis to show the relationships between constructs. The report focuses on affects of experimental sessions to 2 participants’ informal models which involve notions like “reachability of limits”, “closeness” etc. The results of the study revealed that the repertory grid methodology is successful on bringing up the cognitive levels and contradictions of participants and determining the critical points of the subject. Their informal models about limit subject were affected by the sessions designed to alter them.
Bu çalışmada kişilerin bir konu ile ilgili bilişsel seviyelerini, yapılarını (constructs) ve çelişen düşüncelerini ortaya çıkarmak için kullanılan repertuar çizelge tekniği matematikteki limit konusuna uygulanmıştır. Uygulama bir metropol üniversitesinin eğitim fakültesinin Ortaöğretim Fen ve Matematik Alanları Eğitimi Bölümü’nde Genel Matematik dersini alan 4 öğretmen adayı ile yapılmıştır. Limit konusu ile ilgili yapılan bir sınava ve vize sınavı sonuçlarına göre 5 katılımcı seçilmiş ve bunlardan 4’ü ile 4 oturumdan oluşan bir çalışma yapılmıştır. İlk ve son oturumlarda, mülakat yöntemi ile katılımcıların repertuar çizelgeleri çıkarılmıştır. Ara oturumlar ise ders anlatımı ve etkinlik uygulamaları şeklinde geçmiş, katılımcılara limitle ilgili farklı anlayışlar sunulmuştur. Bu çalışma ile hem adayların kavram imajları (concept image) ortaya çıkarılmaya çalışılmış, hem de kavram imajlarının ve zihinsel modellerinin ara oturumlarda yapılan etkinliklerden ve derslerden nasıl etkilendiği belirlenmeye çalışılmıştır. Repertuar çizelgelerinin oluşturulmasıyla elde edilen yapılar arasındaki ilişkiler küme analizi ile belirlenmeye çalışılmış ve katılımcıların limit konusunu anlayışlarıyla ilgili şemalar oluşturulmuştur. Bu çalışma iki adayın limitle ilgili, “yakınlık” ve “limite ulaşılabilirlik” gibi kavramlar içeren anlayışlarına odaklanmaktadır. Sonuç olarak, matematik eğitimi araştırmalarında kullanıldığında repertuar çizelge tekniğinin öğretmen adaylarının kavram imajlarını, bilişsel seviyelerini, yapılarını ve çelişen düşüncelerini ortaya çıkarmada başarılı olduğu, ayrıca konunun kritik yönlerinin belirlenmesine yardımcı olduğu görülmüştür.