Tarih boyunca devletlerin vatandaşlarına sunduğu mal ve hizmet yelpazesi devamlı bir genişleme eğilimi içerisindedir. Bu çerçevede, bu mal ve hizmet sunumunu gerçekleştirebilmek ve sürdürebilmek için gelire gereksinim duyan devletler, -gelir kaynakları arasında en baskın bileşen olan- vergi gelirlerini toplarlarken, vatandaşları ile etkileşime girmekte ve bazı uyuşmazlıklarla karşı karşıya gelebilmektedirler. Anılan uyuşmazlıkların mümkün olan en kısa zaman zarfında çözüme kavuşturulması hem gelir gereksinimini karşılamak isteyen devletler hem de harcanabilir gelirinde düşüş gerçekleşecek olan mükellefler açısından büyük bir öneme haizdir. Bu kapsamda, devlet ile mükellefler arasında meydana gelebilecek vergi uyuşmazlıkları, iki farklı yoldan çözümlenebilmektedir. Bu yollardan ilki; daha yüksek maliyetli ve daha çok vakit alıcı bir yol olan yargı yolu, diğeri ise; daha düşük maliyetli ve daha barışçıl bir yol olan idari yoldur. Bu makalede, vergi uyuşmazlıklarının, yargı yoluna başvurulmadan, idari yoldan çözüm alternatiflerinden bir tanesi olan uzlaşma kurumu irdelenmiş ve Türkiye’de uzlaşma kurumunun sonuçlarına dair veriler ortaya konulmuştur.