Makale özeti ve diğer detaylar.
İsmini altı asırlık bir edebiyata veren ve şâirlerin başta kasîde ve gazelleri olmak üzere pek çok manzûmesini barındıran divanlar, birer sanat eseri olmalarının yanı sıra, dönemlerinin siyâsî ve toplumsal hayatını yansıtmaları bakımından da çok önemli kaynaklar olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle, divanlardaki herhangi bir hâdise vesilesiyle yazılmış olan tarih kıt'aları türündeki manzûmelerin, belki de bir tarih kitabında göremeyeceğimiz önemli bilgileri ihtivâ etmesi yönüyle, tarihî bir vesîka olarak dönemin tanıklığını yapabilmesi mümkün görünmektedir. Divanların dönemlerinin tanıklığını yapması, tarihî kaynaklar gibi nesnel bir şekilde olmayacağı içindir ki şâirden de bir vak'anüvis tavrı beklenemez. Çünkü şâirin içinde bulunduğu hâl, onun kişilere ve hâdiselere bakışını etkileyip değiştirecektir. Cemiyetin birer ferdi olan şâirlerin manzûmelerindeki yaklaşım ve değerlendirmelerinin bireysel olduğu kadar toplumsal yönünün de bulunduğu hesaba katıldığında, tarihî bazı yaklaşımların dışında, o dönem insanının zihniyetinin ortaya konulabilmesi bu çalışmanın mihverini oluşturmaktadır. Bu yazıda, 18. yüzyıla ait 50 divana, dönemin siyasî anlayışlarını yansıtmaları yönüyle bakılacak; devrin padişahlarının ve onların saltanat dönemlerinin şâirler tarafından değerlendirilişi, şâir-hâmî ilişkisine de yeri geldikçe temâs edilerek bir bütün olarak verilmeye çalışılacaktır. Ayrıca, şâirlerin padişahları ve onların idareciliklerini değerlendirirken tarihî birtakım gerçeklerle paralel hareket edip etmedikleri; farklı şâirlerin aynı siyasî kişilere yönelik benzer ve farklı tavır sergileyip sergilemediklerinin ortaya konulması çalışmanın diğer hedefidir.
Named after a 6-century- old literature and harboring many poems of the poets especially the kasîde and the gazel (odes), the divan meets us not only as a work of art but also as an important source which reflects community and active political life of the period. Especially, it seems possible that being historical documents, the historical stanzas in the divan which was written because of an event and on that sense can be the witness of the period, contains significant information that we can't face in history books. Witnessing to ages, divan poems aren't objective like historical sources therefore the poets can't be expected to behave like a chronicler. Because circumstances of the poet would affect and change his view towards people and events. Regarding that the poets as members of the society have both personal and social aspects in their approaches and evaluations of their poems and except from some historical approaches, reflecting the mentality of the people in that period constructs the essence of this study. In this article, belonging to 18th century and representing the sense of politics of the period, 50 divan poems will be viewed; the evaluation of the sultans of the age and their reigns by poets will be presented as a whole by refering to the poet and protector relationship as the occasion arises. Besides, proving whether poets acted in parellel with some historical facts while evaluating sultans and their governership and whether different poets acted in similar or different manner towards the particular politician is another aim of this study.