Makale özeti ve diğer detaylar.
Türkiye’de otomotiv sanayi 1960’lı yıllarda “ithal ikamesi” politikası çerçevesinde kuruldu. 1970’li yıllarda aksam parça üretimine yönelik “yerlileştirme” ve “otomobil üretimi” süreci başladı. Sektör, 1980’li yılların başından bu yana yaptığı yoğun atılımlar sayesinde rekabetçi bir nitelik kazandı. Sektör için 1990’lı yıllar “küresel rekabet” için yeniden yapılanma ve küresel sanayi ile entegrasyon dönemidir. 1996 yılında Türkiye’nin Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği’ni sağlaması, değişen pazar ve rekabet koşulları otomotiv sanayini yeni bir yapılanma sürecine itti. Günümüzde Türk otomotiv sanayi dünya pazarlarına yönelik tasarım ve üretim için atılımlarını sürdürmektedir. Otomotiv sektörünün ayırt edici özelliklerinden biri de güçlü, standartları yüksek ve rekabetçi bir yan sanayiye sahip olmasıdır. Türkiye’de otomotiv sanayi, Marmara Bölgesi Doğu Marmara illerinde sektör ve coğrafi temelde kümelenme göstermektedir. Marmara Bölgesi’nde yer alan 12 otomotiv ana sanayi işletmesinden 10’u Doğu Marmara illerinde faaliyet göstermektedir. 2002 Genel Sanayi ve İşyerleri Sayımı’na göre Marmara Bölgesi’nde 10+işçi çalıştıran 527 otomotiv yan sanayi işletmesinden % 76.9’u Doğu Marmara illerinde faaliyet göstermektedir. Marmara Bölgesi otomotiv ana sanayi istihdamının % 86.5’i de bu illerde istihdam edilmektedir. Türkiye’de yaklaşık 200 bin kişinin istihdam edildiği otomotiv yan sanayi istihdamının % 65’i bölgede istihdam olmaktadır. Adı geçen sayım verilerine göre Kocaeli ve Sakarya illerinde imalat sanayi istihdamında otomotiv sanayi birinci sırada yer alırken, Bursa İli’nde ikinci sırada yer almaktadır. Bu veriler sektör odaklı mekansal yoğunlaşmayı net bir şekilde ortaya koymaktadır. Otomotiv sektörünün Marmara Bölgesi’nde kümelenme göstermesinin nedenleri arasında; Türkiye’de illerin rekabetçilik analizleri yapıldığında ilk ona giren iller arasında dördünün sözü edilen bölgede yer alması gösterilebilir. 2012 yılı Türkiye nüfusunun % 30’u Marmara Bölgesi’nde ikamet etmekte ve bölgeyi iyi bir pazar haline getirmektedir. Sanayi ve ticaretin en yoğun olduğu ve büyük ölçekli firmaların faaliyet gösterdiği bir bölgedir. Marmara Bölgesi’nin sahip olduğu coğrafi konum, Avrupa ve AB ülkelerine en kısa ulaşımı sağlamaktadır. Bölgenin lojistik altyapısı, Ar-Ge kurumları ve üniversiteler otomotiv sanayinin ihtiyaçlarına cevap verebilecek teknik altyapı ve programlara sahiptir.
The automotive industry in Turkey displays clustering on a geographic and sectoral basis in the Eastern Marmara Segment of the Marmara Region. Ten of the twelve automotive main industry enterprises located in the Marmara Region operate in the Eastern Marmara provinces. According to the General Census of Industry and Business Local Units 2002, 76.9% of 527 automotive component industry businesses, which employed 10+ workers, operated in the Eastern Marmara provinces. 86.5 % of employment in the main automotive industry of the Marmara Region is in the Eastern Marmara provinces. 65% of in the automotive component industry, in which about 200.000 people are employed in Turkey, are employed in the region. According to the aforementioned census data, while the automotive industry was ranked 1st in the Kocaeli and Sakarya provinces for employment in the manufacturing industry, it was ranked 2nd in the Bursa province. This data clearly puts forward a sector-oriented spatial concentration. When competitiveness analysis of the provinces in Turkey is conducted, four provinces out of the first ten situated in the aforementioned region can be shown among the reasons why the automotive sector exhibits clustering in the Marmara Region. 30% of Turkey’s population in 2012 resided in the Marmara Region, which has turned the region into a good market. It is a region where industry and commerce are the most intense, and where large-scale firms operate. The geographical location which the Marmara Region possesses enables the shortest transportation time to Europe and EU countries. The logistic infrastructure of the region, and R&D institutions and universities has technical infrastructures and programs that can meet the needs of the automotive industry.