Makale özeti ve diğer detaylar.
Osmanlı Devleti, XIX. yüzyılın ikinci yarısından itibaren siyasî alanda azınlıklar meselesiyle oldukça meşgul olmuştur. Hatta bu konu Lozan Antlaşmasına kadar devam etmiştir. Bilhassa Fransız İhtilali'nin ve Osmanlı Devleti üzerinde emelleri olan büyük güçlerin etkisiyle Osmanlı içerisinde yapay bir Pontus meselesi ortaya çıkartılmıştır. Oysaki tarihteki Pontus Devleti ile ortaya atılan ve gerçekleştirilmek istenen Pontus Devleti arasında hiçbir bağlantı yoktur. XIX. yüzyıla gelindiğinde çok milletli, dinli ve kültürlü olan Osmanlı Devleti, çağın özelliği gereği gerek iç gerekse dış güçlerin etkisiyle dağılma sürecine girmiştir. İçinde bulunan azınlıklar büyük devletlerin desteği ile yavaş yavaş Osmanlı Devleti'nden ayrılırken, yüz yıllardır Anadolu'da Türklerle iç içe yaşayan Rumlara da İnebolu'nun batısından başlayıp Batum'a kadar uzanacak olan bir Pontus Devleti kurma hayalleri içine girmişlerdi. Bu devletin başkenti olarak da Samsun'u seçmişlerdi. Bu nedenle Samsun ve çevresinde çok yoğun çete faaliyetlerine başladılar. Din adamları bu çeteleri kışkırtmada aktif rol oynamışlardır. Bütün bunlara karşı Osmanlı Devleti aldığı çeşitli tedbirlerle Müslüman halka karşı yapılan bu yıkıcı ve acımasız faaliyetleri durdurmaya çalışmıştır.
Ottoman Empire has considerably struggled with the matter of minorities in the political area since the second half of the 19th century. Moreover, this matter has continued until Treaty of Lausanne. An artificial problem of Pontus was created in Ottoman Empire by influences of especially French Revolution and the great powers that had aspirations on Ottoman Empire. However, there is no relationship between the Pontus State in the history and the Pontus State which is put forth and desired to be carried out. In the 19th century, Ottoman Empire, which was multilateral, multi-religious and multicultural, had entered the duration of disintegration because of the effect of both internal and external forces due to the property of the age. While the minorities in the Ottoman Empire were gradually splitting from it by the supports of the big nations, the Greeks lived together with the Turks in the Anatolia for centuries started to imagine establishing a Pontus State ranging from the west of İnebolu to Batum. They chose Samsun as the capital city of the state. Therefore, they started to gang activities in and around Samsun. The religious men have active roles in provoking these gangs. Against all of these, by taking various precautions, Ottoman Empire tried to stop these destructive and cruel activities against the Muslim community.