Makale özeti ve diğer detaylar.
El yazması eserler kültür hazinemizin önemli unsurlarındandır. Bu eserlerin dilbilgisi özelliklerinin yanında içeriklerine ilişkin çözümlemelerin de yapılması gerektiğini düşünmekteyiz. Bu doğrultuda gerçekleştirmeye çalıştığımız çalışmamız, 17. yüzyılda Osmanlı Devleti Padişahı Sultan I. Ahmed’e sunulmuş telif bir siyasetname özelliğine sahip Gencine-i Adalet adlı 360 sayfalık talik hatlı metin üzerinedir. Toplumsal özellikleri ve ülküsel devlet yönetimi kurgusuyla iktidar kavramının çok yönlü özelliklerini barındıran bu tarihsel metin; gerek iktidar felsefesi, gerek söylem çözümlemesi alanlarındaki öncü görüşlerin sahibi Michel Foucault’un kurgusu ve yöntemi ile söylem çözümlemesine tâbi tutulmuştur. Öncelikle iktidar kavramı ve iktidar felsefesi ile söylem kavramı ve söylem çözümlemesi üzerine ana hatlarıyla teorik bilgi verilmiştir. Bu bilgilere bağlı olarak işletilen kurgu ve yöntem, felsefe ile dilbilimin kesişim alanı içerisinde tanıtılmıştır. Ardından, uygulamalara geçilen alt bölümde, Gencine-i Adalet’den dayanak alınarak iktidar felsefesinin temel birimlerine dayalı söylem çözümlemeleri gerçekleştirilmiştir. Siyasetnâmelerin genel itibariyle kuramsal ağırlıklı bir içeriğe sahip olmalarına karşın Gencine-i Adalet’te belirtilen kuramlar, özellikle dördüncü bölüm içerisinde tarihsel nitelikli hikâye uygulamalarıyla desteklenmiştir. Hikâyelerde Arapça ve Farsça sözcüklerin ve tamlamaların yerini Türkçe sözcükler ve tamlamalar almıştır. Böylelikle uygulamalarla desteklenen kuramlar, hikâyelere dayalı işletimlerindeki ifadelerinde daha yalın bir dil ile sunulmuştur. Kuramsal ifadelerin, anlaşılması daha güç bir dille yazılmasını; öznenin gerçekliğin anlatıcılarına duyduğu gereksinimin vurgulanması gerekçesi ile açıklayabiliriz. Bu gerekçe metin içerisinde kullanılan “yani, manası, demektir” sözcükleri ile “bilgi” daha belirgin bir şekilde algılatılmakta ve böylelikle iktidarın güçlendirilmesi amaçlanmaktadır.