Makale özeti ve diğer detaylar.
1950 sonrasında, Batı kültürünün istilası, yitirilen degerler, gelisen teknoloji, artan huzursuzluk ve ıssızlasan bireyle beraber roman dünyasında yükselise geçen tasavvuf, son yıllarda daha da ragbet kazanarak bir salgın halinde pek çok romana konu olur. Bu çalısmada üzerinde durulacak Elif Safak’ın Pinhan ve (hsan Oktay Anar’ın Suskunlar adlı romanları tasavvufu ele alan eserlerden sadece ikisidir. Amaç, tasavvuf felsefesi, tasavvuf ve mekânlar, tasavvuf ve sembolik unsurlar gibi iliskiler açısından karsılastırmalı olarak ele alınacak bu iki romanda, ortak malzeme olan tasavvufun nasıl islendigini, kadın ve erkek bakıs açısında nasıl sekillendigini ortaya koymaktır.
After 1950; Sufism rising in novel world with West culture invasion, lost values, improving technology, increasing unrest and isolated person has mentioned rapidly in many novels in recent years.Pinhan written by Elif Safak and Suskunlar written by (hsan Oktay Anar are only two of works of Sufism that we will handle in this article. Our purpose is to present how common material Sufism is processed and take shape in the perspective of women and men in these two novels that we will handle by the view of philosophy of Sufism, Sufism and places, Sufism and symbolic elements etc.