Makale özeti ve diğer detaylar.
Dünyada istihbaratın güvenlik, dış politika, savunma, özel şirketler ve teknoloji ile dansı her gün yeni örnekler ile başımızı döndürüyor. Geçtiğimiz döneme Wikileaks, El Kaide lideri Bin Ladin'in öldürülmesi damgasını vururken, Arap Baharı adı verilen Orta Doğu ayaklanmaları ile savunma-sosyal medya-istihbarat işbirlikleri bir kez daha öne çıkıyor. Siber alanda her gün yeni bir teknolojik gelişme ile karşılaşıyoruz. 11 Eylül 2001'den beri Batılı istihbarat servisleri büyük bir değişim geçirmekte, yeni güvenlik ortamına adapte olabilmek için teknolojiyi önlerine katarak yarışmaktadırlar. Görüntü ve sinyal istihbaratı için uzayda yapılan yarışa, ekonomik istihbarat alanındaki yarış eklendi. Son 50 yıldır istihbarat alanındaki reform girişimleri sadece teşkilat düzenlemeleri ile istihbarat örgütlerinin bir yere varamayacağını göstermiştir. İstihbarat reformları sadece prosedürel değişim değil, yeni durumlara kendini adapte edebilecek şekilde kültürel değişimi de gerektirmektedir. Bu makalede önce istihbarat alanında reform çalışmalarına daha sonra CIA'dan başlayarak, Amerikan istihbarat sisteminde son dönemde yapılan çalışmalara yer vereceğiz.