Makale özeti ve diğer detaylar.
The revival of ethnic structures, massive migration rates between the countries and nationstates by the process globalization quickly produces pluralistic values in today's World. In this situation causes both new common values and contradictions occurred in contemporary societies. Humanity has been faced with so far unprecedented the inevitability of living together. 19 and 20 th centuries, states with nationalist ideologies used education the process of nation-building. The states
with used especially social studies education and citizenship education for create identity that wished. Today, we witness this process is exposed to erosion. Usually, efforts of creating national identity that is to be built in citizenship education programs undergo inevitably change and transformation. How can nation-states respond this process with maintaining existing grounds? Which common values will be our teaching aims process of globalization? May liberal values be the common values of all mankind? These questions will be issues on the agenda in the coming years. This study aims how to show some ideas in citizenship education in coming years due to global and pluralistic structures pressures that controlled by
state and static social structures. No matter how it is performed, citizenship education is inevitable activity for humanity. However, as in any fields, important changes and transformations are realized in this subject. A process of existing universal value norms (Human Rights Act) signed by almost all countries and societies, it doesn‟t seem possible for static societies to transmit their identity to next generations. The existence of mass media, international organizations, immigration, global economy and law doesn‟t recognize any border and spreading the whole world rapidly. The old political and social reflexes show resistance to
this change. However, it is impossible to remain without any reaction to this change. Nation-states have adopted some new insights in citizenship education. The democratic and liberal values as general principles of citizenship education can widely accepted but not shared universally. Liberal values are challenged by secular ideologies such as Marxism, existentialism, radical feminism, postmodernism and religions such as the evangelist Christian, Catholic and Islamic religions.
Etnik yapıların canlandığı, ülkeler arası muazzam göç oranlarının arttığı ve ulus-devletlerin aşındığı küreselleşme süreci, günümüz dünyasında hızla çoğulcu değerler üretmektedir. Bu durum, çağdaş toplumlarda hem yeni ortak değerlerin oluşmasına hem de zıtlıkların vuku bulmasına neden olmaktadır. İnsanlık, şuana kadar eşi görülmemiş şekilde birlikte yaşama zarureti ile karşı kar şıya kalmış bulunmakta. 19 ve 20‟nci yüzyıllarda, milliyetçi ideolojilere sahip devletler ulus-inşa sürecinde
eğitimi kullanmışlardır. Devletler, arzu ettikleri kimliği oluşturmada özellikle sosyal bilgiler eğitimi ve yurttaşlık eğitimini kullanmışlardı. Günümüzde, bu sürecin erozyona uğradığına hep birlikte şahit olmaktayız. Genellikle, yurttaşlık eğitimi programları ile inşa edilmeye çalışılan ulusal kimlik oluşturma çabaları kaçınılmaz olarak değişim ve dönüşüme uğramaktadır. Ulus-devletler, var olma zeminlerini koruyarak bu sürece nasıl cevap verebilirler? Küresel süreçte hangi ortak değerler öğretim amacımız
olacaktır? Liberal değerler tüm insanlığın ortak değerleri olabilir mi? Bu sorular önümüzdeki yıllarda gündemde olacak meselelerdir. Bu çalışma, ulus-devlet ve statik toplumsal yapıların kontrolündeki yurttaşlık eğitiminin, küresel ve çoğulcu yapıların ürettiği baskıları nedeniyle gelecek yıllarda nasıl şekilleneceği üzerine bazı fikirler ortaya koymayı amaçlamaktadır. Nasıl gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin, yurttaşlık eğitimi insanlık için kaçınılmaz bir faaliyettir. Ancak her alanda olduğu gibi
bu konuda da ciddi değişim ve dönüşümler yaşanmaktadır. Çoğu ülkenin ve toplumun altına imza koyduğu evrensel değer normlarının (İnsan Hakları Bildirgesi) var olduğu bir süreçte, statik toplumların kendi kimliklerini nesilden nesile aktarması mümkün gözükmemektedir. Kitle iletişim araçları, uluslararası örgütler, göç, küresel hukuk ve ekonominin varlığı sınır tanımamakta ve tüm dünya insanlığına hızla yayılmaktadır. Eski siyasi ve sosyal refleksler, bu değişime mukavemet göstermektedir. Bununla birlikte bu değişime kayıtsız kalmak mümkün değildir. Ulus-devletler, yurttaşlık eğitiminde bazı yeni anlayışlar benimsemektedirler. Yurttaşlık eğitiminde demokratik ve liberal değerlerin genel ilkeler olabileceği üzerinde yaygın bir kabul olmakla birlikte, batı toplumları da dahil olmak üzere evrensel olarak paylaşılmamaktadır. Liberal değerlere, Marksizm, varoluşçuluk, radikal feminizm, postmodernizm gibi seküler ideolojiler ve evanjelist Hristiyan, Katolik ve İslam gibi dinler meydan
okumaktadırlar.