Makale özeti ve diğer detaylar.
In this study,we will make an attempt to analyse comparatively two works of art,
which were written in the transition period from romance to realism in Russian and Turkish literature by the two master authors, who pioneered with their own understanding of art. In this context, our work will examine the subject, character and similarities and differences in social living in Pushkin's "Mistress into Maid" story and H. R. Gurpinar's "The Marriage Under A Comet" novel. Although there are no exact similarities in the life stories and in the social status of Pushkin and Huseyin Rahmi, one thing that unites them is ground-breaking innovations in community life that they accomplished through their art. Pushkin is the first artist who brings in the authentic identity and national character into the Russian literature Being an Istanbul author and choosing only this city as a venue to his works, Huseyin Rahmi,
just as Pushkin, aims to address to common class and stands for language simplification of the period. In the Turkish and Russian societies on the spur of the moment of the transition from romanticism to realism and in the highlight the national literature both Pushkin and Huseyin Rahmi are imperiously undisputed masters. Above mentioned works carry the great deal of importance for the reason of bringing to the meeting point two great writers of two different nations. Aim of the study is to reveal cultural similarities and differences in terms of subject and character descriptions by considering two different works of art, that was written in two different countries at different times, and, also, to show the path followed by the two different authors to reach the same aim.
Bu çalışmada, Rus ve Türk edebiyatlarında romantizmden gerçekçiliğe geçiş
döneminde her biri kendi sanat anlayışıyla çığır açan iki usta sanatçının iki yapıtı konu ve karakter benzerliği açısından ele alınarak karşılaştırmalı olarak incelenmeye çalışılacaktır. Bu kapsamda A.S.Puşkin’in “Köylü Hanımefendi” adlı öyküsü ile H.R.Gürpınar’ın “Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç” adlı romanı ele alınacak, söz konusu yapıtlar temelinde konu, karakter analizi ve toplumsal yaşantı arasındaki benzerliklere/farklılıklara değinilecektir. Puşkin’in ve Hüseyin Rahmi’nin yaşam öykülerinde ve toplumsal konumlarında birebir benzerlik olmasa da, onları birleştiren ortak nokta, sanatsal çalışmaları aracılığıyla toplum hayatında çığır açacak yeniliklere imza atmış olmalarıdır. Puşkin, Rus yazarlarına özgün bir kimlik, ulusal bir karakter kazandıran ilk sanatçıdır. Bir İstanbul yazarı olan ve yapıtlarında mekân olarak sadece İstanbul’u seçen Hüseyin Rahmi ise, tıpkı Puşkin gibi, kendi döneminde dilde sadeleşmeyi ve geniş halk tabakasına seslenmeyi amaç edinmiş bir yazardır. Türk ve Rus toplumlarında ulusal edebiyatta romantizmden gerçekçiliğe geçişte ve halk imgesini öne çıkarmada hem Puşkin, hem de Hüseyin Rahmi tartışmasız ayrı bir yeri olan usta sanatçılardır. Bu çalışmada ele alınan sözkonusu eserler ise iki farklı ulusun edebiyatlarında büyük önem taşıyan yazarları aynı noktada birleştiren yapıtlar olması bakımından önem taşımaktadır. Çalışmanın amacı, iki farklı ülkede farklı dönemlerde yazılmış iki yapıtı konu ve karakter betimlemeleri açısından ele alarak kültürel benzerlik ve farklılıkları ortaya çıkarmak, ayrıca iki farklı yazarın aynı amaca ulaşmak için izlediği yolu göstermeye çalışmaktır.