Makale özeti ve diğer detaylar.
Türk devlet anlayışında şahsî ve keyfî idare yoktur. İcracılar hükümdarın her istediğini yerine getiren yardımcılar değil, ancak kanunî vazifelerini yapmakla görevli kişilerdir. Hükümdarın kendisi de mevcut töreye uymak mecburiyetindedir. "Devlet Meclisi" veya "Millet Meclisi", "yasama kurulu" karakterini taşımakta ve devlet idaresinden birinci derecede mes'ûl bir müessese olarak dikkatleri çekmektedir. Hâlbuki hâlâ Türk olduğu iddia edilen Moğollarda devlet anlayışı tamamen farklıdır. Töreye göre hareket eden devlet adamlarının oluşturduğu bir meclis geleneği, halkın hükümdarın şahsî malı olduğu Moğollarda yoktur.
There was no personal and arbitrary administration in the Turkic State. Administrators were not assistants who meet all of desires of state rules, but they were people in charge to fulfill legal duties. State ruler also had to comply with the current statute (töre). "State Council" or "National Assembly" carried character of "the legislature" and it was distinguished as an institution responsible for administration. But Mongols, still considered as Turks by the scholars, had completely different understanding of goverment. The tradition of assembly, which was created by the statesmen acting in accordence with the statute (töre), however, was absent among the Mongols, where the people was the personal property of the ruler.