Makale özeti ve diğer detaylar.
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin (SSCB) dağılmasından sonra çoğunluğu Türkçe konuşan Orta Asya ülkeleri Türk dış politikasının ilgi alanına girmiştir. Böylece Türkiye ile bölge ülkeleri arasındaki ilişkiler siyasi, ekonomik ve kültürel alanlarda hızla gelişmeye başlamıştır. Eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer (2000-2007) döneminde Türkiye'nin Orta Asya ülkeleriyle ilişkileri önemli derecede kesintiye uğramıştır. Abdullah Gül'ün 2007 yılında cumhurbaşkanı olmasıyla birlikte Türkiye'nin Orta Asya politikasının Hazar Denizi'ne kıyısı olan Azerbaycan, Türkmenistan ve Kazakistan gibi ülkeler eksenine oturtulması dolayısıyla Türkiye ile Türkmenistan arasındaki ikili ilişkilerin canlanmasına neden olmuştur. Son iki yılda Türkiye'den Türkmenistan'a yüksek düzeyde birçok ziyaretin yapılmış olması bu durumu net bir şekilde ortaya koymaktadır. Türkiye'nin Türkmenistan politikasının iki önemli sacayağı bulunmaktadır. Bunlardan birincisi Ankara ile Aşkabat arasında 1992'den beri gelişen eğitim alanındaki ilişkilerdir. Bu bağlamda Türkiye bir yandan Orta Asya ülkeleri ve akraba ve kardeş ülkelerden Türkiye'ye öğrenci getirme projesi olan "Büyük Öğrenci Projesi"ni uygulamaya başlamış, diğer yandan da genelde Orta Asya özelde de Türkmenistan'da bizzat okullar kurmuştur. İkinci sacayağını ise Türkiye ile Türkmenistan arasında mevcut ekonomik işbirliği oluşturmaktadır. Bu ekonomik işbirliğinin temelini ise Türkiye'nin Türkmenistan'daki doğrudan yatırımları ve ikili ticareti oluşturmaktadır. Bu bağlamda özellikle Türk özel sektörü önemli bir görev ifa etmektedir. Türk müteahhitler, Türkiye ve Türkmenistan hükümetlerine ve bürokrasiye yakınlıklarından dolayı milyar dolarlık ihaleler almaktadırlar. Bu bağlamda bir örnek verilecek olursa Sehil İnşaat bu ülkede 62 adet ihale almıştır. Söz konusu inşaat firması Türkmenistan'da hali hazırda iki üniversite binası ve bir polis akademisi binası yapmaktadır. Sehil İnşaat bundan başka Hazar Denizi kıyısındaki Avaza turizm bölgesinde üç otel ve bir tatil köyü inşa etmektedir. Bu bağlamda Türkiye ile Türkmenistan arasında mevcut ikili ilişkiler eğitim, ekonomi ve Türk müteahhitlerinin yatırımlarına odaklanılarak analiz edilecektir.
After the collapse of the Soviet Union Turkish foreign policy focused on the Central Asian Turkic republics. Thus the relations between Turkey and these states started to develop in political, economic and cultural aspects very rapidly. Nowadays there are two main points of the Turkish Central Asia policy. One of these points is the reviving educational relations between Ankara and Ashgabat since 1992. In this context Turkish officials implemented a grant project for Central Asian students in the academic year of 1992-93, which is regarded as "Big Student Project". The other issue area is the economic cooperation between the both countries. In this respect the direct investments of the Turkish businessmen in Turkmenistan play an important role especially in infrastructural sector. This article examines the Turkish-Turkmen relations between 1991 and 2010 concerning to educational and economical fields.