Sosyal bilimciler kitle iletişim araçlarının 21. yüzyılın en önemli aygıtları olduğunu kabul etmektedirler. Bu aygıtlardan sinema, uluslararası kapsamda birçok insana ulaşabilmesi bakımından hayati bir öneme sahiptir. Sinemanın insanları etkileme gücünün farkında olan hükümet, devlet, kişi ya da gruplar, sinemayı ideolojik anlamda kendi fikirlerini dayatmak için kullanmaktadırlar. Özellikle her filmin ideolojik bir mesajının olduğunu bilen yapımcılar ya da yönetmenler, devlet ve medya arasındaki ilişkileri konu alan filmler de üretmeye başlamışlardır. Kitle iletişim araçlarını kontrol eden ya da kullanan medya bazı bilim adamlarına göre