Makale özeti ve diğer detaylar.
1945 yılından itibaren, uluslararası düzen birçok değişime ve dönüşüme tanıklık etmiştir. Yeni ve farklı kalkınma politikaları ve etkileyici küresel ekonomik büyüme bu sürecin dinamik parçaları olmuştur. Bu dönemde küresel kutuplaşma belirginleşmiş, yoksul ve zengin ülkeler ve insanlar arasındaki ekonomik farklar derinleşmiştir. Küreselleşmenin getirdiği karşılıklı bağımlılık durumu yaşanan sorunların ‘ortak gündem’ olması gerektiğini göstermiştir. Bu sorunları hafifletmek veya ortadan kaldırmak için Marshall Planının başarısının getirdiği motivasyonla birlikte, az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere küresel kalkınmanın gerçekleştirilebilmesi amacıyla resmi kalkınma yardımları yapılmaya başlanmıştır. Yapılan yardımların gelişimi sonucunda ulaştığı düzey ve soğuk savaşın sona ermesiyle birlikte yardımların kalkınma odaklı olmasına yapılan vurgu, yardımların etkinliğiyle ilgili tartışmaları daha önemli hale getirmiştir. Bu çerçevede, Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen Milenyum Kalkınma Hedefleri ve OECD tarafından geniş katılımla ilan edilen Paris Deklarasyonu, dış yardımla ilgili uluslararası kriterlerin ve ilkelerin oluşmasını sağlamıştır. Bu çalışmada, öncelikle dış yardımın tanımı ve gelişim süreci ele alınmakta, sonrasında
son yıllarda ortaya çıkan ve dış yardımların daha etkin bir şekilde kullanılmasını sağlayacak prensipler incelenmektedir.
Since 1945 international order has witnessed lots of change and transition. Unprecedented development policies and impressive global economic growth have been the dynamic parts of this process. In this period, global polarization has become evident and economic gap between rich and poor states and people has grown. The situation of interdependency which has come along with globalization has showed that global problems should have been a ‘common agenda.’ In order to alleviate or eradicate such problems, thanks to motivation generated by the success of the Marshall Plan, official development assistance started to be provided to developing and underdeveloped countries on the purpose of achieving global development. The discussions on the effectiveness of aids has become even more important due to the increased level of aids and the emphasis on their being development-oriented after the end of the cold war . In this context, Millennium
Development Goals accepted by the United Nations and Paris Declaration announced by OECD with broad participation, helped develop the international criteria and principles about foreign aid. This study discusses first the definition of foreign aid and its development process and then, analyzes the principles that have emerged in recent years and will promote more effective use of foreign aids.