Makale özeti ve diğer detaylar.
Kriminaloji alanında gerçekleştirilen bilimsel çalışmalar, ç problemi karşısında Türkiye ve diğer ülkelerde an, cezaların etkinliğini arttırarak caydırıcılık sağlama yaklaşımının beklenen etkiyi göstermesinin oldukça zor olacağını işaret etmektedir. Bunun en önemli nedeni, bu tür yaklaşımların temelini oluşturan düşünsel yapının pek çok açıdan sınırlı oluşudur. Bu sınırlılık; suçun rasyonel bir davranış olarak görülmesi, zaman/mekân açısından yer değiştirebilmesi ve kişilere/durumlara göre farklılık göstermesinden kaynaklanmaktadır. Sınırlılıkları nedeniyle suç karşısında beklenen caydırıcı etkiyi doğurması oldukça zor görünen bu tür politikalar yerine etkinliği bilimsel olarak ortaya konulmuş sosyal temelli politikalara yönelmek daha iyi sonuçlar doğuracaktır.
CRiminological studies have indicated that deterrence-based crime policies in practice in Turkey and in other countries alike are hardly likely to provide expected efficiency. This is mostly due to the fact that the theoretical bases of these policies have several limitations. These limitations are related to rationality of criminal behavior, time/place displacement of crime and personal/situational differences in crime. Instead of these limited policies that are seemingly not capable of endowing with expected deterrence effect, applying empirically-supported, social policy-based policies will be more effective.