Makale özeti ve diğer detaylar.
Sosyo-ekonomik açıklamaları ile olaylara yaklaşan makro tarihin eleştirilmesi ile
tarih yazımında siyasi olaylara ve aktörlere verilen önem azalmış tarih sahnesinden
dışlananlar ve sessizleştirilenler tarihin konusu edilmeye başlanmıştır. Postmodernitenin çoğullukları yadsıyan özelliği gündelik hayat incelemelerine de yansımış, gündelik hayat tarihçiliğinin yazılış şekli, yadsınan makro tarihsel yaklaşımın yerine benimsenen mikro tarihsel yöntemle farklılaşmıştır. İtalyan merkezli mikro tarih çalışmaları, sessizleştirilen sıradan insanların faaliyetleri ve ilişkilerinin bütününü oluşturan kültürleri ile ilgilenmiş ve bunların gündelik hayat incelemelerine konu edilmesini sağlamıştır. Kadınların tarihi ise tarihsel özne konumuna getirmeye çalıştığı kadınların yaşam deneyimleri ile tarihte görünür kılınma süreçlerine değinmektedir. Kadınların tarihte görünür hale geldikleri 1960’lar, siyaset ve akademik çalışmalar arasında doğrudan ilişki kurulabilecek bir dönemdir. Bu dönemde geleneksel tarih yazımına yönelik feminist bir eleştiri geliştirilmiş ve kadınların dışlandığı tarih yerine, kadınların bakış açısını dikkate alınarak yazılacak tarih anlayışı benimsenmiştir. 1970’lerin sonlarında ise, kadınların tarihi siyasetten uzaklaşmış ve kadınların tarihi çalışmalarına geçmişte yaşamış kadınların hayatlarının bütün yönleriyle belgelendirilme eğilimleri hâkim olmuştur. Toplumal cinsiyet teriminin ağır bastığı 1980’lerde kadınların tarihinin siyasetten uzaklaşması söz konusudur. Kadınlarının tarihinin geleneksel tarih anlayışı karşısındaki alternatif duruşu tarih sahnesinde erkeklerin hikâyesinin kadınların hikayesi karşısında öncelikli konuma yerleştirilmesine yönelik sorgulamadıdır. Kadınların, evrensel öznesi erkekler olan tarihe eklenme çabaları kadınların tarihinin kadın hareketinden önce var olduğunun yadsınması anlamına gelmektedir. Bu sorunlu dahil edilme meselesini aşmanın tek yolu kadınların tarih yazarları ve tarihsel özne konumlarını kazanmaları ile mümkün olabilir. Kadınlar, doğal, gündelik ve sıradan olarak tanımlanan gündelik hayat içinde sıradan halleriyle var olan insanlardır. Bu çalışmada, kadınların bu doğal halleriyle gündelik hayatta kapladıkları yerlere ilişkin izler sürülmekte ve kadınların gündelik hayat teorisyenlerinin çalışmalarındaki sunumları kadınların tarihi ile birlikte tartışmaya açılmaktadır.
After critiques against macro-history which approaches events with a socio-economic explanations importance began to be given to political events and actors, marginalized and silenced were made visible on the stage of the history. Postmodernity denies the pluralities, that caused big changes in the written form of everyday life historiography and instead of macrohistoriographic explanations, microhistoriographic approach was adopted Italian based microhistoriography studies dealt with the culture, daily activities and relationships of silenced and ordinary people and that made up the whole issue in the everyday life analysis. Women history on the other hand tries to make women as historical subjects and makes their life experiences visible in history. Women become visible in 1960s. In sixties, there is a direct corelation between politics and academy. In these years, feminist history writing objects to conventional history writing and women are no more marginalized on the stage of history as women perspective in history writing is adopted. In late 1970s, women history is apart from politic events and the tendency as documantation the women lived in the past with all sides of their life is domineer. Gender has strong influence in 1980s. In these years women history become
distant to politics. Women history as it criticises the secondary position of women story in the stage of the history is an alternative to conventional history writing. Women are tried to add to the history as the universal subjects are still men. This a problematic adding and its solution can only be the women gain their historical subjects and history writers position. Elements of everyday life are natural and ordinary and also women are the ones being ordinary in this life cycle. The study focuses on how the women take place in everyday life and how everyday life theorists proposes women in their analysis connecting the issue with women history.