Makale özeti ve diğer detaylar.
Bu çalısmada Türkiye´de 1988-2008 yılları arasında gerçeklesen firma birlesme ve satın almaları ile ilgili islemsel özelliklere bakılarak genel bir ampirik tablo sunulması amaçlanmıstır. Arastırmanın büyük bir bölümü Thomson One veritabanı kullanılarak yapılmıstır. Bu tarihler içerisinde birlesme dalgası diye tanımlayabileceğimiz iki önemli dönem görülmüstür: Bunlardan biri 2000-2001, diğeri ise 2005-2008 yılları arasında gerçeklesmistir. Fakat bu iki döneme baktığımızda islem değerleri ve alıcı firma profilleri arasında farklılıklar gözlemlenmistir. 2005-2008 yılları arasında gerçeklesen satın almaları hem sayı hem de islem değeri olarak yabancı alıcı firmalar domine etmis, 2000-2001 yılları arasında ise sayı olarak yerli, değer açısından ise yine yabancı alıcı firmalar öne çıkmıstır. En aktif sektörler içerisinde islem sayısı olarak bankacılık, hammadde ve imalat sanayii, islem değeri olarak da ayrıca telekomünikasyon ve enerji sektörleri bulunmustur. Son yıllarda alıcı firmanın hedef firmada kontrolü ele geçirdiği islem sayısında bir artıs görülmüstür.
In this empirical study, we try to shed some light on the general patterns of merger and acquisition activity that occurred in the Turkish market during the years 1988-2008 with respect to deal characteristics using Thomson One as our primary database. In the last 20 years, there has been two major periods which can be identified as a 'merger wave': One occurred during the years 2000-2001 and other during 2005-2008. However, when we look at these two periods, we noticed difference with respect to the total deal values and the acquirer profiles. The 2005-2008 period has been dominated by the foreign acquirers both with respect to the deal numbers and also deal values whereas the 2000-2001 period has been dominated by the domestic acquirers with respect to numbers and again by the foreign acquirers with respect to deal values. The most active industries, based on the number of acquisitions, have been the banking, materials and the industrials. If we look at deal values, we also have to add telecommunications and energy and power to that list. Also, we found that the acquiring firms are mostly public and private firms whereas the target firms are mostly private firms and subsidiaries. Finally, we found that the number of acquisitions after which the acquiring company gains control of the target firm has increased in the last several years.