Türk şiir geleneğinde önemli bir farklılaşma miladı olarak kabul edilen İkinci Yeni dönemi, şairlerinin kendi karakteristikleri ve şiir algıları ile kendinden önceki şiir geleneğinden önemli ölçüde ayrılır. Şiiri hem görme hem de kurma biçimi ile başka bir düzleme taşıyan İkinci Yeni şiiri, gerek konu gerekse form açısından önemli bir dönüm noktasıdır. İlhan Berk, Edip Cansever, Turgut Uyar, Cemal Süreya, Ece Ayhan ve Sezai Karakoç bu şiirin temsilcileri kabul edilir. Bu dönem şairleri, kendilerinden önceki şairlerin şiirlerinden beslenmiş ancak şiir anlayışı ile ilgilerini koparmıştır. İkinci Yeni şiiri, başta resim, müzik, sinema gibi değişik kaynaklardan, edebi ve felsefi akımlardan beslenmiş, şiiri salt anlam ekseninden uzaklaştırmıştır. Sezai Karakoç, kendilerinden önceki şiir geleneği ve anlayışı ile kendi şiirleri arasında ayrıma giden bu dönemin şairlerinden birkaç yönü ile ayrılır. Sezai Karakoç, şiirini gelenek üzerinden inşa etmiş, İkinci Yeni içinde, şiirinin biçim özelliklerinde değişikliğe gitse de gelenekle tematik bağını sürdürmüştür. Geleneğin yeni formlar içinde güncele taşınması ve takip edilmesi açısından Sezai Karakoç şiiri önemli bir imkândır. Bu çalışmada Sezai Karakoç’un İkinci Yeni ile olan münasebeti, gelenek ve yenilik tartışmaları üzerinden ele alınacaktır.