Makale özeti ve diğer detaylar.
1990'lardan bu yana çokuluslu şirketlerin dünya tarımı üzerindeki hegemonyasının güçlenmesi, tarımsal ürünlerin dış ticaretinde uluslararası işbölümünün azgelişmiş ülkelerin aleyhine gerçekleşmesine yol açmaktadır. Dolayısıyla küreselleşme tartışmalarında, Dünya Bankası, IMF, Dünya Ticaret Örgütü ve Avrupa Birliği'nin tarıma ilişkin düzenleyici mekanizmaları önemli bir yer tutmaktadır. Gerçekten de bu süreçte hem Türkiye'de hem diğer birçok azgelişmiş ülkede, tarımsal yapılar çokuluslu şirketler ya da onların yerli ortakları aracılığı ile kontrol altına alınmıştır. Dünya Bankası ve Dünya Ticaret Örgütü aracılığı ile yürüyen dünya tarımının kapitalizme eklemlenmesi sürecinin en önemli ayaklarından biri de IMF tarafından dayatılan istikrar programlarıdır. Başka bir ifadeyle uluslararası kurumlar aracılığıyla dünya tarımsal üretimi kapitalizmle bütünleştirilmeye çalışılmaktadır. Azgelişmiş ülkelerin tarımsal yapılarının kapitalizme eklemlenmesi süreci bu ülkelerin doğal kaynaklarının ve biyo-çeşitliliğinin azalmasını ve çevre tahribatını da beraberinde getirmektedir. Bu çerçevede çalışmada bu sürecin tarımsal üretimde ve buna bağlı gıda üretiminde açığa çıkardığı sonuçlar ülke örnekleri üzerinden incelenecektir. Ayrıca bu çalışma uluslararası sermayenin tarımsal üretim üzerindeki egemenlik boyutunu analiz edecektir