Makale özeti ve diğer detaylar.
Bölge kalkınma ajansları, Türk yönetim sistemine 2006 yılında bir AB politikası olarak girmiştir. Ajans politikası ve yasası, siyasal alanda AKP ve DTP, toplumsal alanda işveren örgütleri tarafından desteklenmiştir. Bu girişim, toplumdaki üç büyük güç tarafından Anayasa‘ya aykırı görülmüş; anamuhalefet partisi CHP, mühendisler odası TMMOB ve yüksek yönetsel mahkeme Danıştay, bu durumu Anayasa Mahkemesi‘ne taşımıştır. Günümüzde kurulmuş bulunan 26 ajansın yönetim sistemi içindeki yeri ve görev-yetki çerçevesi sorunlu olmaya devam etmektedir. Ajans karar mekanizmasında iş çevrelerinin açık bir ağırlığı vardır; bu yapı planlama gücünü AB makamlarına, kamu gücünü sermaye kesimine devreden yönetişimci bir yapıdır. Kurulan yapı ve işleyiş iki temel soruna yol açacaktır: 1) Sanayisizleşme; bu çerçevede işçi haklarının daralması ve Türkiye‘nin sosyoekonomik kalkınma davasının zarar görmesi. 2) Bölgecilik eğilimlerinin şiddetlenmesi.