Makale özeti ve diğer detaylar.
Küreselleşme süreciyle faaliyet alanlarını yaygınlaştırma olanağı bulan şirketlerin kanuni temsilcileri, kurumların vergisel yükümlülüklerinin başarıyla yerine getirilmesi açısından büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle, kanuni temsilcilerin vergisel sorumlulukları 213 sayılı Vergi Usul Kanununda ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda ayrı ayrı düzenlenmiştir. Diğer bir anlatımla vadesinde ödenmeyen bir amme alacağı, 6183 ve 213 sayılı Kanunların aynı anda yürürlüğe girmesine neden olmaktadı r. Bu durum asıl borçlusundan tahsil edilemeyen bir amme alacağından kanuni temsilcilerin hangi kanun emrine göre sorumlu tutulacağı konusunda ihtilaşara yol açmıştır. Bu çalışmada, 5766 sayılı Kanun çerçevesinde kanuni temsilcilerin vergisel sorumluluğu konusunda değerlendirmelerde bulunulmuştur.
Legal representatives of the corporations that have opportunity to enlarge their scope through globalization process are of great importance in terms of the fact that the taxable liabilities of institutions be fulfilled successfully. Henceforth, taxable liabilities of the legal representatives have been separately regulated in the Tax Procedure Law numbered 213 and Law on Procedures for Recovery of Public Receivables numbered 6183. In other words; a public receivable that isn’t paid in maturity causes the laws numbered 6183 and 213 to be put into use at the same time. This situation has given rise to disputes according to which order of law the legal representatives will be held responsible from a public receivable that cannot be recovered by its main debtor. In this study, the taxable liability of the legal representatives is evaluated within law numbered 5766 .