Makale özeti ve diğer detaylar.
Tüm Sovyetler Birliğinde olduğu gibi Kırgızistan'da da Perestroyka döneminde siyasetteki katı tutumun hafiflemesiyle, sosyal hayatta bir rahatlama oldu. Bu durum aydınlar üzerinde de etkisini gösterdi, ifade edilemeyen düşünceler dillendirilmeye başlandı. Kırgız yazar ve şairleri Gorbaçov döneminden başlayarak fikirlerini eskiye nazaran daha açık bir şekilde belirtme ve eserlerine eleştirilerini yansıtma fırsatı yakaladı. Toplumsal hareketler de eş zamanlı olarak bunu takip etti. Bu bakımdan Kırgız yazar ve şairlerin eserlerinde perestroyka döneminden başlayarak bağımsızlık sonrası dönemde yükselme eğilimi gösteren milli temalara bir yöneliş söz konusudur. Gerek toplumun gerekse bireyin hürriyeti doğrultusunda süreli yayın organlarında ve kitaplarda yazılan şiirlerin sayısı arttı; Kırgız Türklerinin hürriyet algısında değişmeler gözlenmeye başlandı.
As in every part of Soviet Union, a relaxation in the social life was observed following the softening of political atmosphere in Perestroika period in Kyrgyzstan. This had some ramifications on intellectuals and thoughts that had not been able to be expressed started to be uttered. Kyrgyz writers and poets, staring with Gorbachev era, were able to express their opinions more freely when compared to the past and were able to tell their criticisms in their works. These were accompanied by societal movements. In this regard, there was an continuously increasing orientation towards national themes in the works of Kyrgyz writers and poets starting in Perestroika period. Parallel to the developments seen in societal and individual freedoms, the number of the poems written in journals and books also increased; and changes were observed in the Kyrgyz conception of freedom.