Makale özeti ve diğer detaylar.
Özet Bu çalıĢmada Adorno‟nun Hegel‟in ve Marx‟ın diyalektik görüĢlerini eleĢtirisi üzerinde durulacaktır. Adorno‟ya göre Hegel, diyalektik süreci bir olumlama ile bitirir. Yani Hegel, olumsuzlamayı son noktada bir olumlamaya varmak için kullanır. Keza, Marx da, aynı Ģekilde olumsuzlamanın olumsuzlanması düĢüncesi bağlamında Hegel ile aynı görüĢleri paylaĢır. O da, toplumsal süreci bir son noktaya taĢır ve komünist toplumda sona erdirir. Marx, Hegel‟den farklı olarak, devleti toplum içerisinde eritmeye çalıĢsa bile, sonuçta diyalektiği bir olumlamaya feda eder. Ama, Adorno‟ya göre, diyalektik sonu olmayan bir süreçtir. Diyalektik kendini bir sonla bağlamaz; bu, daha çok, “ucu açık” bir sürece tekabül eder. Bu süreçte, diyalektik, bir sonla bağlanmadan, sürekli olarak var olur.
In this study will analyze Adorno‟s critique on Hegel‟s and Marx‟s dialectics. According to Adorno, Hegel ties up the dialectical process with an affirmation. This means that Hegel uses negation in order to reach up to an affirmation in the end. Also Marx shares the same ideas with Hegel in the context of negation of negation. He also brings the social process to an end point and completes it within communist society. Although Marx tries to melt down the state within the society, which is different form Hegel, in the end, he sacrifices dialectics to an affirmation. But according to Adorno, dialectics is a process which does not have an end. Dialectics does not tie itself with an end, this, mostly corresponds to an open-ended process. In this process, dialectics exists continuously without tied up with an end.