Makale özeti ve diğer detaylar.
Cumhuriyet döneminde temel eğitim zorunlu hale getirildikten sonra, öğretmen ve okul eksikliğinin giderilmesinde özellikle köylerde zorluklar yaşanmıştır. 1936 yılında köylerin öğretmen ihtiyacını karşılamak için, köylü çocukları arasından okuma yazması düzgün olan, köylü ile iyi iletişim kuracağı düşünülenler arasından kişilere 6 aylık kurs sonucunda eğitmenlik sertifikası verildi. Kursu bitirenler köylerinde veya yakın köylerde üç sınıflı okullarda öğretmen yerine görevlendirildi. Onlardan ziraat alanında köylünün gereksinimlerine yardımcı olacak, onlara ufuk açacak çalışmalar yapması da beklendi. Milli Eğitim ve Ziraat Bakanlıklarının işbirliği ile kursiyerleri yetiştirmek ve gerekli araçların temini konusunda ortak bir program hazırlandı. 1937 eğitim öğretim yılından itibaren altışar aylık kurslarla on yıl boyunca 8647 köy eğitmeni Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde çalıştırıldı. 1947’den itibaren köy eğitmeni yetiştirme kursları sona erdirildi. Bu tarihten itibaren köy eğitmenlerinin sayısı azaltılarak okullardan tasfiyesi kararı alındı. Fakat sonraki yıllarda köylerde öğretmen açığını kapatamadığından köy okullarında eğitmenleri çalıştırmaya devam etti. Emeklilik hakkı ve kadrosu bulunmayan köy eğitmenleri kendilerine bu hakların verilmesi için isteklerde bulundu. Bu istekleri uzun yıllar karşılanmamasına rağmen aynı şartlarda köylerde eğitim vermeye devam ettiler. 1963 yılında eğitmenler, köylerde çalışmak koşuluyla Milli Eğitim Bakanlığının kadrosuna dâhil edildiler. Onların özverili meslek hayatı Türk milli eğitiminde tarihsel bir yere sahip oldu.
There used to be many difficulties in meeting the needs for teachers and schools especially in villages after Republic Period. In 1936, to meet the needs for teachers in villages, instructor certificates were given to peasant children, having good writing and reading skills, who were thought to communicate well with other peasants after a 6-month-period course. Graduates were sent to nearest villages having schools including three grades. They were expected to perform studies which would broaden peasants’ horizons by helping them on their agricultural needs. A new programme was designed to educate trainees and assure necessary equipment with the cooperation of Ministry of Education and Ministry of Agriculture. Since 1937, 8647 instructors had officially assigned after a 6-month-period courses by Ministry of Education during 10 years. In 1947 village instructors courses were stopped. Since then it had been decided that those should have been discharged. However, in the coming years there were still village instructors working because of the necessity for teachers in villages. Village instructors who had no right to resign and to become a permanent stuff tried to obtain those rights. In 1963, they were assigned to permanent stuff under Ministry of Education provided that they would work only in villages. Their self-devoted hardworking life style has obtained a special place in the history of education in Turkey.