Makale özeti ve diğer detaylar.
İsrail'in 27 Aralık 2008 tarihinde Gazze'de başlattığı 22 günlük " dökme kurşun harekatı" son zamanlarda dünyamızın gördüğü en önemli katliamlardan birisi olmuştur. İsrail bu harekat sırasında hemen hemen hepsi sivil halktan olmak üzere 1.315 Filistinli'nin ölümüne sebep olmuştur. Ölenlerin 355'i çocuk, 100'ü kadındır. Geride 5.300 yaralı ve 4.000 yıkılmış ev 50.000 evsiz Filistinli kalmıştır. İşte bu çalışmada, İsrailli yetkililerin Gazze harekatı sırasında bir insanlık suçu, savaş suçu veya suçları işleyip işlemedikleri uluslararası insancıl hukuk açısından irdelenmiş ve eğer işlemişlerse, bu yetkililerin La Haye Uluslararası Ceza Mahkemesinde yargılanmalarının mümkün olup olmadığı sorusu üzerinde durulmuştur. Çalışma sırasında üzerinde durulan ikinci soru ise İsrail'in Gazze harekatının "insanlığa karşı işlenen " bir suç olup olmadığı sorusu olmuştur. İsrail'in bu harekatta izlediği devlet politikasının bir gereği olarak sivil Filistinli'leri yaygın ve sistematik bir biçimde öldürmesi, yok etmesi, göçe zorlaması ve Gazze'nin alt yapısını bir daha onarılamayacak şekilde tahrip etmesi insanlık suçunun en güzel örneği olarak kabul edilmiştir. Nihayet çalışmada son olarak savaş suçları işledikleri kanısına varılan İsrailli yetkililerin La Haye Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargılanmalarının mümkün olup olmadığı sorusu üzerinde durulmuş, ancak İsrail'in bu mahkemenin yargı yetkisini kabul etmemiş olması nedeniyle bu yola gidilmesinin oldukça zor olduğu vurgulanmıştır. Ancak bu güçlüğe rağmen, İsrail'in uluslararası yapıla geliş hukuku kurallarından doğan sorumluluğunu devam ettiği ve tabii ki en doğru yolun, İsrail'in savaş suçu işleyen yetkililerini kendi ulusal mahkemelerinde yargılaması olduğu vurgulanmıştır.
This study deals with war crimes claimed to have been committed by Israel during Gazze operation. In this study firstly whether Israel's operation constitues a self defence or not has been discussed. Then the acts claimed to be committed are analysed by considering sources of humanitarion law. Finally the authority of the ICC to exercise jurisdiction over İsrael is analysed. All considerations show that it is not possible to open an action againts officials of Israel in the ICC. But this situation does not terminate Israel's existing responsibility according to international customary law.