Makale özeti ve diğer detaylar.
This study focuses on consumers' conflict between their actual and ideal self-images, and the reflection of this conflict on definition of 'beauty'. The study assumes that cosmetic brands transfer messages similar to the ideal self, apart from the actual self; and cosmetic brand messages depend on consumers' ideal self. In addition, the study declares the facts that beauty promising brand messages are composed of analogical stereotyped models; and product and beauty messages repeat themselves number of times. In protest against this collective trend Dove initiated a campaign called 'Real Beauty Campaign' which emphasizes 'actual self'. This campaign continued to exist under the project: 'Self-Esteem Program' with the ultimate aim of raising awareness of being at peace with one's appearance especially among young women. This study not only analyzes the beauty promises of cosmetic industry and the stereotypes that is made; but also discusses, from a critical point of view, the brand messages and related communication efforts by taking into account the background of the brand structure. At the same time it examines the debates within the scope of sustainable brand identity, and concentrates on the campaign themes.
Bu çalışma tüketicilerin gerçek ve ideal benlik imajları arasındaki çatışmaya ve bu çatışmanın 'güzellik' tanımındaki yansımasına odaklanmaktadır. Çalışma, kozmetik markaların gerçek benlikten ayrı olarak ideal benlikle benzeşen mesajlar ilettiğini ve kozmetik marka mesajlarının tüketicilerin ideal benliklerine bağlı olduğunu varsaymakla birlikte, güzellik vadeden marka mesajlarının analojik basmakalıp modellerden oluştuğuna, ürün ve güzellik mesajlarının defalarca kendilerini tekrar etmelerine ilişkin bir perspektif sunmaktadır. Bu kolektif trende protest olarak Dove tarafından gerçekleştirilen ve 'gerçek benlik' vurgusunu temel alan 'Campaign for Real Beauty' adlı kampanya, 'movement for self-esteem' projesi ile devam ederek, özellikle genç kadınları dış görünüşleriyle barışık olma konusunda bilinçlendirmeyi hedeflemektedir. Çalışma, kozmetik endüstrisinin sunduğu güzellik vaatleri ve yarattığı stereotipi değerlendirmenin yanı sıra, bu akıma eleştirel bir bakış açısıyla karşı duruşa dayandırılan marka mesajlarını ve ilgili iletişim çabalarını, geri planlarındaki marka yapısını dikkate alarak tartışmaktadır. Aynı zamanda, bu tartışmaları sürdürülebilir marka kimliği ekseninde değerlendirerek kampanya temaları konusuna yorum geliştirmektedir.