Makale özeti ve diğer detaylar.
Osmanlı eğitim sistemi, öğrenci ve öğretmen arasında birebir etkileşimi temel alarak yapılandırılmıştır. Öğrenci birebir öğretmenine dersini verir. Öğrencinin aktif olduğu bir sistem söz konusudur. Eğitici drama yaşantı yolu ile öğretimi esas alması ile öğrenci aktif bir eğitim-öğretim metodu olarak karşımıza çıkmaktadır. Osmanlı eğitimcileri acaba böyle bir yöntemden haberdar mıydı? Ya da benzer uygulamalar Osmanlı eğitim sistemi içinde bulunuyor muydu? gibi sorular bu çalışmanın ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Çalışma sonunda özetle şöyle bir sonuca ulaşılmıştır: Osmanlı'nın son dönemlerinde okul öncesi eğitimde eğitici dramaya yer verilmiştir. Fakat ilköğretim ve daha üzeri seviyelerde örgün manada kullanılmamıştır. Osman-lı eğitim geleneği içinde yer alan bazı organizasyonlar tertibi ve uygulanması açısından eğitici dramaya benzemektedir. Bu durum o dönem öğretmenlerin ve ebeveynlerin yaşayarak öğren-menin bilincinde oldukları fikrini bize vermektedir. Osmanlı eğitim sisteminin eğitici dramaya yatkın bir sistem olduğunu söylemek mümkündür.
Otoman educational system, constructed on one to one interaction between student and teacher. It was a student-active educational system. Educational drama, by taking "learning by experience" in center, seems as a student-active teaching method. Did Ottoman educators know this method? Or was there any applications or organisations like that? This paper is written by the motivation of these questions. As a result its possible to say that; in last years of Ottoman state educational drama is used in pre-school education. But in primary and upper education levels it is not used in lessons. Some traditional practices or organisations held in educational life, looks like educational drama by their planning and practicing ways. This causes us to think that, teachers and parents of this period realised the importance of experiental learning. It can be said that Ottoman education has an inclination on educational drama.