Makaleler     Dergiler     Kitaplar    

İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi

Yıl 2011 , Cilt , Sayı 25

Makale özeti ve diğer detaylar.

Makale özeti
Başlık :

Hanefî fıkıh düşüncesinde vücub-eda ehliyeti ayırımı ve bu ayrımla ilişkili iki mesele

Yazarlar :
Yazar kurumları :
İSAR1
Görüntülenme :
765
DOI :
Özet Türkçe :

İnsanın dinî-hukukî kapasitesi Hanefî usûlcüleri tarafından vücub ve eda ehliyeti şeklinde iki kategoride incelenmiştir. Hicrî beşinci yüzyılda ehliyetin bu ikili ayrımıyla yakından ilişkili iki mesele tartışma konusu olmuştur. Bunlardan birincisi, şer'î vecibelerin kökeninde yatan temel unsurun sebepler mi, hitaplar mı olduğu hakkındadır. İkinci mesele ise henüz büluğa ermemiş küçük hakkında vücubdan bahsedip edemeyeceğimizdir. Hanefî usûlünün kurucu isimlerinden Debûsî, birinci meselede vücubu sebeplere bağlamakta, ikinci meselede ise insanın doğuştan itibaren Allah haklarıyla mükellef olduğunu, fakat küçüklük bir mazeret olduğu için bunları eda etme yükümlülüğünün sâkıt olduğunu söylemektedir. Bu meseleler etrafında yürütülen analiz ve tefekkürler, sonraki usulcülerin katkılarıyla birlikte, İslâm hukuk felsefesinin kimi önemli noktalarına ışık tutacak niteliktedir.

Özet İngilizce :

The religious-legal capacity according to Hanafite usul al-fiqh scholars have been analyzed into two categories. In the fifth century, two questions which were connected with these two categories, took into consideration among the scholars. One of these questions was about whether the religious-legal obligations rooted from legal causes, or from divine commandments. The second one was about whether the infants who haven't reached puberty yet are bound with the religious-legal obligations or not. Dabusi, one of the leading figures in Hanafite usul al-fiqh, states that the obligations are connected with legal causes, and the infants are charged with the Divine obligations from their birth time. But because of their infantry, the performance of these obligations (not the essence of them) have been aborted until puberty. These questions have been discussed among the subsequent usul scholars, and the ideas put forth around these issues must be regarded as pioneering thoughts in the very field of Islamic legal philosophy.

Tam metin (Türkçe) :
Paylaş :
Benzer Makaleler
Yorum Yap
  • Adınız :
  • Güvenlik Kodu :
  • Yorum :