Makale özeti ve diğer detaylar.
The aim of this paper is to analyse the notion of "rewriting‟ in translation as introduced by André Lefevere and further developed by Maria Tymoczko. The basic research question to be dealt with is to what extent Lefevere‟s notion of "rewriting‟ coincides with Tymoczko‟s conception of "rewriting‟ with a view to questioning the role this notion has played in developing the post-colonial approach to translation. André Lefevere views "translation‟ as a process of "rewriting‟, as a result of which the translators of literary texts have played a significant role in terms of the acceptance or rejection, canonization or non-canonization of those works. According to him, the issues of power, ideology and manipulation are also related to the process of "rewriting‟, which is embedded in ideological as well as poetological motivations. Maria Tymoczko, who borrows the term from Lefevere, defines every writing as a "rewriting‟, every creation as a "re-creation‟, focusing on the metonymic dimensions of the texts to be translated. Tackling the notion from a more political point of view, Tymoczko provides a much broader perspective; in a sense, she takes up from where Lefevere left off. The broader influences of "rewriting‟ in terms of constructing the images of the "non-Western‟ cultures in the West and displaying the manipulation involved in the process of rewriting the texts of the "non-Western‟ cultures are most visible in the translations of the texts of post-colonial cultures, in which the impact of "power‟, "ideology‟ and "patronage‟ is particularly relevant.
Bu makalenin amacı, André Lefevere tarafından gündeme getirilen ve Maria Tymoczko tarafından geliştirilen "yeniden yazım‟ kavramını çeviri bağlamında incelemektir. Ele alınan temel araştırma konusu, Lefevere tarafından geliştirilen "yeniden yazım‟ kavramının, Tymoczko‟nun kullandığı "yeniden yazım‟ kavramıyla ne ölçüde örtüştüğünü inceleyerek, bu kavramın çeviriye yönelik sömürgecilik sonrası yaklaşımın gelişmesinde oynadığı rolü sorgulamaktır. André Lefevere çeviriyi bir "yeniden yazım‟ süreci olarak görür; bu süreç sonucunda edebi metinlerin çevirmenlerinin, söz konusu metinlerin kabul veya reddedilmelerinde, saygınlık kazanmalarında veya kaybetmelerinde önemli bir rol oynadıklarını öne sürer. Lefevere‟ye göre, güç, ideoloji ve yönlendirme gibi konular da hem ideolojik, hem de yazınbilimsel unsurlarla örülü olan "yeniden yazım‟ süreciyle ilintilidir. "Yeniden yazım‟ kavramını Lefevere‟den ödünç alan Maria Tymoczko, çevrilecek metinlerin metonimik boyutları üzerinde durarak, her yazımı bir "yeniden yazım‟, yaratılan her eseri bir "yeniden yaratım‟ olarak tanımlar. Kavramı daha politik bir açıdan ele alan Tymoczko daha geniş bir bakış açısı sunarak, bir bakıma, konuyu Lefevere‟nin yaklaşımından bir adım daha öteye taşır. "Yeniden yazım‟ kavramının, "Batılı olmayan‟ kültürlerin "Batı‟daki imgelerini oluşturmak ve "Batılı olmayan‟ kültürlerin metinlerinin yeniden yazımındaki yönlendirmeleri sergilemek bakımından daha geniş kapsamlı etkileri, sömürgecilik sonrası kültürlerin metinlerinin çevirilerinde daha da belirgindir. Bu metinlerin çevirilerinde "güç‟, "ideoloji‟ ve "patronaj‟ gibi konular özellikle ön plandadır.