Makale özeti ve diğer detaylar.
Türkiye’de tarihçi ve coğrafyacıların mahiyeti üzerinde anlasamadıkları terimlerden biri de divandır. Divan tarihçilere göre Osmanlı Đmparatorluğu’nun yönetim sistemi içinde köy ile nahiye arasında kalan idarî ve malî bir birimin adıdır. Coğrafyacılar ise divanı (köyden küçük fakat köye bağlı) bir köy-altı yerlesme sekli olarak kabul etmektedirler. Bu arastırma sırasında elde edilen bulgulara göre divanların geçmiste var olan fakat bugün olmayan bir idarî birim olduğu sonucuna ulasılmıstır. Bu sonuç tarihçilerin bakıs açısının doğru olduğunu göstermektedir. Coğrafyacıların divan olarak adlandırdıkları iskân sekillerinin ise aslında birden fazla mahalle yerlesmesinden meydana gelen köyler olduğu, bunların bir kısmının geçmiste divan ünitesi olarak adlandırılmalarının günümüz coğrafyacılarını yanılttığı sonucuna varılmıstır.
Certain words have enjoyed a very wide field of application. Divan is one of these. It has been used in Turkish to cover very different meanings. For example, a small administrative unit consisting of few villages was given the name divan; it is these units that are claimed to be an original type in Turkey’s history of settlement. A number of geographers to day divide Turkey’s rural settlements into villages and sub-villages. By sub-villages, we mean that settlement which has not yet acquired the characteristics found in villages. The most important types in this category are divan. Geographers to-day consider divans as a typical example of scattered settlements which have not yet become villages have created units called divans. According to historian, each 50 or 100 scattered dwelling was considered a village and informed of its taxes with a divan-bill. By this bill is meant the official paper issued by the Divan-I Hümayun in Istanbul or the beylerbeyi divanı in the centre of the province. We might therefore, tentatively conclude that divan is a local term for ‘nahiye’, the smallest unit in Ottoman administrative terminology which will be discussed below.