Makale özeti ve diğer detaylar.
Ülkemizde yarım asırdan fazla bir süredir birçok problemiyle birlikte kendisini çoğu zaman hissettirmis önemli sorunlarımızdan bir tanesi, kentlere çesitli nedenlerle yapılmıs göçlerin sonucunda sekillenmis, kültürel bir problem olarak anılan kentlilesememedir. 1948’de Marshall Yardımı çerçevesinde kırsal üretimde gerçeklesen modernlesme süreci sonucunda kentlere yönelen göç akımları sürekli artarak devam etmis ve yoğun göç alan kentlerin nüfuslarını, bas edilmesi çok zor hatta mümkünsüz hale getirecek sekilde artırmıstır. Göç alan kentlerimizin ekonomik kalkınma bazında yeni gelenleri istihdam sürecine kazandırmadaki yetersizlikleri, kentlerimizle ilgili literatürde sıkça bahsedilen problemlerin temel kaynağıdır. Bu yazıda ülkemizde kentlesme süreci çerçevesinde, kentlere göç yoluyla gelmis insanların kente özgü davranıslar gelistirmelerinin neden tam anlamıyla gerçekles(e)mediği tartısılmıstır.
One of the important problems since the 1950s in Turkey is the cultural problems which can be seen in the lives of people who migrated to cities and could not achieve to gain an urban life style. As a result of modernization process in the rural production following the Marshall Aid in 1948, migration flows from rural areas to cities increased dramatically making the receiving cities unable to handle the population increase. The inability of migration receiving cities to absorb newcomers in employment is the main reason for the problems that have been mentioned frequently in the Turkish urbanization literature. In this paper, why people who migrated to cities and stayed long enough in cities could not transform themselves according to city values and norms are discussed.