Makale özeti ve diğer detaylar.
This paper aims to provide an account of the theory of compensating wage differentials that does not factor in the worker’s marginal productivity or measure her loss in terms of net disutility. It is argued that the worker’s claim to a productivity wage is undermined by the pervasive influence of luck. In addition a utility-based metric is rejected on the grounds that it reflects the existing inequality in the distribution of resources. We propose instead that compensatory wage differentials should be fair in the sense that they are envy-free. That is, no one prefers their combination of working conditions and compensatory wage to anyone else’s. In order to characterize the envy-free compensatory wage we employ a hypothetical insurance market where each insuree is unaware of the job she will end up in.
Bu çalışmada işçilerin marjinal verimliliklerini ve işçilerin fayda cinsinden kayıplarının ölçümünü içermeyen tazmin edici ücret farklılıkları teorisinin formüle edilmesi amaçlanmaktadır. İşçilerin verimlilik ücret talepleri kişilerin kendi kontrolü dışındaki faktörlerin etkisi nedeniyle geçersiz hale gelmektedir. Buna ek olarak fayda bazlı bir ölçüt kaynak dağılımındaki var olan eşitsizliği yansıttığı için reddedilmektedir. Çalışmada, bunun yerine tazmin edici ücret farklılıklarının hiç kimsenin kendi çalışma koşulları ve tazmin edici ücret bileşimini bir başkasınınkine tercih etmemesi anlamında adil olması gerektiği önerilmektedir. Bu anlamda tanımlanan adil tazmin edici ücreti karakterize edebilmek için her bir sigortalının hangi işi elde edeceğini bilmediği varsayımsal bir sigorta piyasası kullanılmıştır.