Makale özeti ve diğer detaylar.
“Risâle alâ risâle Ali Çelebi fi’d-deverân ve’r-raks” adlı bu risale, Osmanlı hukuk düşüncesi ve kurumları açısından önemli bir belge niteliğindedir. Ayrıca tegannî ve lahn tartışmalarında orta yolu benimseyen yaklaşımıyla da son derece önemlidir. Maalesef günümüze kadar bu risale “Risâle fi’l-lahn ve’t-tegannî” veya “el-Kavlü’l-vasît beyne’lifrât ve’t-tefrît” adıyla genellikle Birgivî Mehmed Efendi’ye ait olduğu kabul edilmiştir. Yalnız bir kısım araştırmacılar tarafından Çivizâde Mehmed Efendi ve Ebussuûd Efendi’ye isnat edildiği de olmuştur. Oysa yapılan yeni araştırmalar ve bulunan yeni nüshalar bu risâlenin İbn Bahâeddin’e de isnat edildiğini ortaya koymaktadır. Bu çalışma risalenin tahkik, tercüme ve değerlendirilmesi yoluyla aidiyet konusundaki karmaşayı gidererek ilgili literatürün yeniden gözden geçirilmesine yardımcı olmayı amaçlamaktadır.
The pamphlet called “Risâle alâ risâle Ali Çelebi fi’d-deverân ve’r-raks” is an important document in terms of Ottoman law thought and institutions. Moreover, due to its moderationist insight about melody (tegannî) and descant (lahn) discussions it’s highly important. Unfortunately, with the names of Risâlefi’l-lahn ve’t-tegannî or el-Kavlü’lvasît beyne’l-ifrâtve’t-tefrît so farit has generally been thought to be written by Birgivî Mehmed Efendi but it has also been attributed to Çivizâde Mehmed Efendi and Ebussuûd Efendi by some researchers. However new researches and copies found recently verify that this pamphlet was written by Ibn Bahaeddin. This study aims to help review the related literature by removing the confusion about to whom it belongs through investigating, translating and evaluating the pamphlet.