Makale özeti ve diğer detaylar.
Liberal düşüncenin temel iki kavramı olan "eşitlik" ve "özgürlük" günümüz liberal ekonomi ve liberal demokrasi anlayışı tarafından doğrudan mülkiyetle ilişkilendirilmektedir. Maddi eşitsizlik serbest piyasa için doğal olarak kabul edilmekte ve liberal düşünce açısından bu durum adil, etik ve rasyonel olarak değerlendirilmektedir. Çünkü olup biten her şeyin "görünmez bir el" ile "kendi kendine" gerçekleştiği iddia edilmektedir. Bu sürecin sosyal Darwinizm'e bir kapı aralaması olasılığına karşı John Rawls'ın adil toplum anlayışı makul bir çözüm önerisi olarak karşımızda durmaktadır.
"Equality" and "liberty" which are the two basic concepts of liberal thought are today directy associated with the acquisition of property by liberal economics and liberal democracy conception. Material inequality is accepted as natural for free market and in terms of liberal thought, this situation is accepted as ethical, just and rational. Since, everything that happens is claimed to come true "by the help of an invisible hand" "all by itself". Should be thouht as a solution aganist the possibility that this process would open a door to Darwinism John Rawls's just society approach stands as a reasonable suggestion of solution.