Makale özeti ve diğer detaylar.
Malebranche felsefesinin temelinin, hakikatin araştırılmasında duyu ve duyguların doğru sonuçlara ulaştırmayacağı, bu nedenle de zihin ve aklın çok büyük öneme sahip olduğu yolundaki düşünceye dayandığı söylenebilir. Öte yandan bizzat Malebranche'ın, kendisini mistisizme vermiş bir düşünür olmasından dolayı bütün düşüncesini Tanrı-insan arasındaki ilişkide yoğunlaştırmış olduğu görülmektedir. İnsanın yaratıcısına bağlılığının hemen her alanda söz konusu olduğu gibi bir anlayıştan hareketle vesilecilik (occasionalism) düşüncesini savunan Malebranche, Tanrı'nın yardımı olmaksızın ruhun ve dolayısıyla insanın hakikati bulamayacağını düşünmüş ve buradan hareketle bazı teoriler ileri sürmüştür. Biz de bu makalede, Malebranche'ın ileri sürdüğü teorilerden Tanrı'nın varlığı problemi ve delillendirmesi üzerinde duracağız.
That the feelings and senses wouldn't deliver to the accurate, results to research the reality of the foundation of Malebranche's philosophy, it could be said that it is based on the ideas of the mind and mental that are extremely important. On the other hand, owing to giving himself to the mysticism, it is observed that Malebranche concentrated himself on the relationship of human with God entirely. Malebranche who supports the idea of occasionalism which is linked with human's loyalty to their God in every field, thinks that people won't be able to find the reality without God. That's why, people put forward some theories. In this article, we will dwell on the problem of God's being and comfirming His evidence with the theories put forward by Malebranche.