Makale özeti ve diğer detaylar.
Bu makalede feminizmle coğrafya arasındaki etkileşimi incelemeyi ve kadınların beşeri coğrafya alanında var olma mücadelelerini ortaya koymayı amaçlıyorum. Daha çok Britanya ve ABD kökenli iki büyük literatürü değerlendirerek, feminist akademisyenlerin yeni teorik ve metodolojik yaklaşımlarla beşeri coğrafya disiplinini nasıl etkileyip şekillendirdiklerine odaklanacağım. Bu niyetle, feminizm ve coğrafya arasındaki ilişkiyi, feminist coğrafyacıların bu disiplindeki rollerini tartışarak temel olarak bu alanda öne çıkmış belirli feminist coğrafyacıların çalışmalarını ele alacağım. Bu sayede feminist coğrafyanın gelişimini, zaman içinde farklı coğrafi odak noktaları olan çeşitli akımların ortaya çıkışını, zayıf ve güçlü yanlarını inceleyeceğim. Bunların ışığında feminizmin ve kadın coğrafyacıların beşeri coğrafya disiplininde varolma ve kabul edilme serüveninin izlerini süreceğim.
In this paper, I will attempt to examine the interaction between feminism and geograph and reveal women's struggles to take part in the discipline of human geography. Considering mostly two largest literatures (from Britain and United States), I will focus on how feminist scholars have influenced and shaped the discipline of human geography through new theoretical and methodological approaches. For that purpose, I will look at mainly the works of certain feminist geographers discussing the relation between feminism and geography, the roles of feminist geographers in the discipline. In this way, I will be able to examine the development of feminist geography, the rise of diverse strands with different geographical focuses in the course of time, their weaknesses and strengthes. In the light of all these, I will trace the journey of women geographers to take place and be accepted in the discipline of human geography.