Makale özeti ve diğer detaylar.
Şeyh İbrahim Tennûrî Sivas'ta doğmuştur. Çalışma hayatının hemen hemen tamamı Kayseri'de geçtiği için Kayserili diye bilinmektedir. Müderris ve mutasavvıftır. Yalnız Kayseri'nin değil, aynı zamanda Osmanlının da çok tanınmış bir şahsiyetidir. Yaşadığı dönem Osmanlı'da millî dile, edebiyata ve tarihe dair resmî bir eğilimin ortaya çıktığı ve benimsendiği yıllardır. Şeyh İbrahim Tennûrî'nin Hoca Ahmet Yesevî geleneğinin samimi bir izleyicisi olduğu, eğitim, öğretim ve irşadını Türk dili ile yapmasından anlaşılıyor. Şeyh İbrahim Tennûrî, Bayramiye Tarikatı'nın Akşemseddin koluna mensuptur. Şeyh hazretleri insanların her iki dünyada da rahata ermelerini sağlayacak konuları açıklayan bir 'Kitab-ı Müstetâb yani devrinde ve sonrasında hoş bulunan bir kitap yazmış ve ona 'Gülzâr adını vermiştir. Şeyh İbrahim Tennûrî, Hicri 887 senesinde (M. 1482) sonbaharda bir Perşembe gecesi Kayseri de vefat etmiştir. Şerefli kabri dünya halkının mezarı ve cihan halkının yardımcısı olup, ihtiyaç sahiplerinin kutluladığı bir yer olmuştur. Zamanımıza kadar gelen bir soy ağacında Şeyh İbrahim Tennûrî'nin beş çocuğunun ismi geçmektedir. Bunlar; Şeyh Kasım, Şeyh Lütfullah, Şeyh Ali Sultan, Hatice ve Zeynep'tir. Oğulları sırasıyla Şeyh İbrahim Tennûrî'ye halife olmuşlardır. Şeyh İbrahim Tennûrî'nin Kitab-ı Müstetâb, ya da Gülzâr-ı Manevî isimli eserinden başka 'Gülşen-i Niyâz isimli bir eseri daha bulunmaktadır.