Makale özeti ve diğer detaylar.
Kent kimliği tarihî süreçte kentlerin edindikleri sosyo-kültürel ve yapısal özelliklerin bir yansımasıdır. Kentlerin kimliklerinin doğru tanımlanması ve kent planlarının kentlerin bu özelliklerini ortaya çıkaracak şekilde tasarlanması şehircilik açısından oldukça önemlidir. Türkiye gibi kentlerinin kimliği büyük oranda tahrip olmuş ülkelerde, kent tarihi araştırmaları yeniden kent kimliğini oluşturma ve kentsel koruma çalşmalarında temel teşkil etmektedir. Bu çalışmada kent tarihi araştırmalarında benimsenen yaklaşımlar, uygulanan yöntemler ve kullanılan araçlar ortaya konmuş , son zamanlarda Türkiye'de kent tarihi ile ilgili yapılan belli başlı çalşmalar incelenmiş ve bu araştırmalarda görülen eksiklikler belirlenmiştir. Bu çerçevede, kent tarihi araştırmalarında disiplinlerarası çalışmanın gerekli olduğu, tek tek kentler özelinde yapılan çalışmaların genel hakkında bilgi edinmede yetersiz kalacağı , bu nedenle karşılaştırmalı araştırmaların daha faydalı olacağı , şehircilikte sadece mekansal verileri dikkate alarak yapılan çalışmaların eksik kalacağı , sosyal, ekonomik, kültürel, idarî boyutların da mutlaka göz önünde bulundurulması gerektiği, Türk kentlerini tan mlamada ''İslam kenti'' ya da ''Endüstri öncesi kent'' modellerinin uygulanmasının yanlış sonuçlar doğuracağı sonuçlarına varılmıştır.
Urban identity is the reflection of historically gained socio-cultural and structural characteristics of cities. True determination of urban identity and designing the cities according to those properties are essential in urban studies. In countries, such as Turkey, in which the identity of cities are seriously destroyed, urban history studies have been the basis of urban redevelopment and conservation studies. In this research, approaches in urban history, applied methods and tools are analyzed, the recent urban history studies in Turkey examined and problems in those studies are presented. According to the results, the necessity of interdisciplinary research in urban history studies is well understood. Also, it is realized that comperative studies of the cities are more beneficial than individual studies since they are insufficient to understand the big picture. It is concluded that, in an urban identity research, in addition to spatial data, social, economic, cultural, and administrative characteristics should be taken into account. Furthermore, it is realized that when a Turkish city is defined, the application of ''Muslim city'' or ''pre-industrialization city'' models might cause incorrect results.