Makale özeti ve diğer detaylar.
Misâk-ı Millî, her şeyden önce millî ve bölünmez Türk vatanının sınırlarını çizmiş; bu Misâk ile Türkler, tam bağımsızlık ve ulusal egemenliğe dayanan haklarını dünyaya duyurarak kendi ülkelerinde egemen olmak istemişlerdir. Esasen Mustafa Kemal, 1907’de Kurmay Yüzbaşı iken arkadaşı Ali Fuat Cebesoy ile birlikte kafasında tasarladığı Misâk-ı Millî fikirlerini Amasya Genelgesi ile başlayan ve Erzurum Kongresi ve Sivas Kongresi ile devam eden kongreler döneminde kaba taslak haline getirmiştir. Ardından Osmanlı Devleti’ndeki hükûmet değişikliğini müteakip Meclis-i Mebusan’ın açılmasını sağlayarak Misâk-ı Millî’nin bu mecliste kabulünü gerçekleştirmiş ve bu fikirleri dünya çapında meşrulaştırmıştır. Ancak bu ilkelerin hazırlanışı konusunda bir takım farklı iddialar ortaya atılmıştır. Hüseyin Kazım Kadri, Yusuf Kemal Tengirşenk, Rıza Nur, Hilmi Uran, Hüsrev Gerede, Mustafa Kemal Atatürk ‘ün eserleri incelendiğinde bu iddialar göz önüne çıkmaktadır. Yine bu inceleme sonucunda Misâk-ı Millî’nin esas olarak Mustafa Kemal tarafından hazırlandığı, Meclis-i Mebusan’da oluşturulan bir komisyonda son şeklini alarak 28 Ocak 1920’deki gayr-ı resmî bir toplantıda kabul edildiği görülmektedir.