Sürdürülebilir gelişme beyin göçü ve bilişim “felsefi bir perspektif”

Bu yazıda, sürdürülebilir gelisme, göç ve bilisim teknolojileri arasında önemli bir iliski oldugu vurgulanmaktadır. Sürdürülebilirlik nosyonunun, yalnızca gelismis ülkeler perspektifinden bakarak ele alınması yerine, birlikte sürdürülebilirlik kavramı önerilmekte, göç sorunu bu baglamda irdelenmektedir. Göç olgusunun üç temel bileseni açısından da, bu sorunla basa çıkma sürecinde rasyonel bir stratejinin göçü engellemeye yönelik politikalar gelistirmek olmadıgı öne sürülmekte, bunun yerine, göç egilimini adil bir küresel biraradalıga katkı verecek biçimde degerlendirmek gerektigi vurgulanmaktadır. Bilisim teknolojileri ve bu teknolojilerin etkin bir biçimde kullanıldıgı teknoloji gelistirme bölgelerinin, göçe dayalı bir fayda paylasımında birer laboratuar olarak önemli islevler gerçeklestirecegi savunulmaktadır.

Göç ,

Beyin Göçü ,

Sürdürülebilir Gelişme ,

Bilişim ,

Migration ,

It has been argued in the present work that there is a significant relationship between sustainable development, brain drain and ICT. Against those accounts of sustainability taking only one single perspective of the developed nations into consideration a broader notion of collective sustainability is suggested and the issue of brain drain is sought to be addressed within this context. The rational strategy to deal with the migration issue cannot come out of the policies focusing on the preventive remedies. Rather, it is suggested that the very temptation to immigrate can and should be managed to facilitate the re-constitution of a fair togetherness of global players. ICT technologies in general, and the technology development regions (techno polis, or techno parcs) in particular can be enhanced as appropriate testing sites to see how far this benefit sharing can be made out of brain drain.

Brain Drain ,

Sustainable Development ,

ICT ,