Makale özeti ve diğer detaylar.
Günümüz dünyasında en çok vurgulanan konulardan birinin, insanın ciddi bir değer kaybı yaşadığı şeklindeki ifade olduğu söylenebilir. Bunun en önemli göstergelerinden biri, insanlar arasında meydana gelen ve savaşlarla sonuçlanan çatışmalardır. Bu ise, her şeyden önce, bireyin içsel bir çatışma yaşaması ve bu çatışmayı sosyal boyuta taşımasına dayanmaktadır. Bireyin kendisi ve çevresiyle yaşadığı bu çatışma ‘yabancılaşma’ kavramıyla ifade edilmektedir. Tarih boyunca pek çok düşünür bu konuya ilişkin önemli değerlendirmelerde bulunmuş ve çeşitli çözüm önerileri sunmuşlardır. Bu düşünürlerden birisi de Paul Tillich’tir. Tillich, gerek yabancılaşma konusuna bakışı, gerek sunduğu çözüm öneriyle dikkat çekici bir düşünürdür. Dolayısıyla bu çalışma, genel olarak ‘yabancılaşma’ kavramını, özelde de Paul Tillich’in konuya ilişkin yaklaşımlarını ele almaktadır.
In our modern world, it can be said that one of the topics which most emphasized is expression that man has lost his value. One of the most important signs is conflicts that happened and turned to wars among people. Firstly, it has also consisted upon that person is living an inner disagreement and he is carrying it to social extent. This conflict that person is living with oneself and his environment has been expressioned the concept of ‘alienation/estrangement’. Along history, a great many of thinkers have arrived at important evaluations and made an effort to give an answer to this matter. One of these thinkers is Paul Tillich. Tillich is a striking thinker with regard to his view and answers which express the matter of alienation/estrangement. So, this study examines the concept of ‘alienation/estrangement generally and Paul Tillich’s approaches to it specially.