Makaleler     Dergiler     Kitaplar    

EKEV Akademi Dergisi

Yıl 2011 , Cilt , Sayı 49

Makale özeti ve diğer detaylar.

Makale özeti
Başlık :

Turkish identity: in search of a new social ethics

Yazarlar :
Yazar kurumları :
Istanbul University1
Görüntülenme :
998
DOI :
Özet Türkçe :

Ethnicity (or ethnicity-related nationality) and religion (or the mainstream sect of the majority of a given society) constitute the two most important elements in the formation of a nation. However, they are also the two most prominent concepts, among many others, that are most widely open to be abused in identity politics. More specifically, ethnicity and religion might strengthen the momentum of the process of nation formation and they are definitely of great value in keeping a society together. On the other hand, they might easily be abused: they might alienate large segments of a given nation in many ways, e.g., their being emphasized as though they are the two most primary stipulations for an individual to be considered as a member of a nation. It seems that their being given great importance is largely due to the lack of a sense of security on the whole. On the other hand, their being considered as of second importance to, for instance, ethics of principles is mostly dependent on the tragic times in the history of a nation that give rise to paradigm shift in identity perception. In this paper, I will follow and pin down the above-mentioned points focusing on the last 10 to 15 years of the Turkish people living with strong Asian roots in the modern-day Turkey. Also drawing on a personal perspective and experience, I will be aiming to point out that the tragic moments in the history of a given nation are conducive to paradigm shifts in identity perception and that the paradigm shifts taking place in the wake of the tragic moments are extremely sensitiv

Özet İngilizce :

Etnisite (ya da etnisite-ilintili milliyet) ve din (ya da herhangi bir toplumun ana-mecra mezhebi) bir milletin oluşumunda en önemli iki dinamik unsuru teşkil eder. Bununla beraber, bu iki unsur kimlik siyasetinde –başkaca birçok kavram arasında– geniş ölçüde istismara açık iki temel kavramdır. Daha özgül olarak söylersek, etnisite ve din millet oluşturma sürecinin hızını artırabilir ve bu iki unsur bir toplumu birarada tutmada kesin olarak son derece önemlidir. Diğer taraftan, bu iki unsur istismar da edilebilir: bir toplumun geniş kesimlerini –bir bireyin bir milletin mensubu sayılması için en önde gelen şartlarıymış gibi vurgulanması durumunda olduğu gibi– birçok açıdan yabancılaştırabilir. Öyle görünmektedir ki bu iki unsura büyük önem atfedilmesi önemli ölçekte güvenlik duygusunun eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Diğer taraftan, bu iki unsurun –mesela– ilke ahlakına nisbetle ikincil önemde görülmesi, bir milletin tarihinde kimlik algısı açısından paradigma değişimine yol açan trajik zamanlardan güç bulmaktadır. Bu makalede; yukarıda zikredilen yaklaşımları, güçlü Asyevî köklerle günümüz Türkiye'sinde yaşayan Türk halkının son 10-15 yılına yoğunlaşarak takip etmeye ve somutlaştırmaya çalışacağım. Kişisel bir perspektif ve tecrübeye de yaslanarak, ayrıca, bir milletin tarihindeki trajik zamanların kimlik algısında paradigma değişimine yol açtığı ve trajik zamanları takip eden paradigma değişimlerinin de hem ana-mecra etnisitenin hem de ana-mecra dinin muhtemel istismarından sakınma konusunda son derece hassas olduğu gerçeğini işaretlemeye çalışacağım.

Tam metin (Türkçe) :
Paylaş :
Benzer Makaleler
Yorum Yap
  • Adınız :
  • Güvenlik Kodu :
  • Yorum :