Makale özeti ve diğer detaylar.
Özellikle petrol, su ve toprak gibi önemli kaynakların kıtlıklarının günümüzde ülkelerin yaşamsal güvenlik sorunları haline geldiği düşünülürse, olası çatışmaların olumsuz etkileri daha ciddi olacaktır. Çevresel çatışmalar üzerine araştırmalar yapmış olan Homer-Dixon, çevresel değişimlerin ortaya çıkardığı yenilenebilir kaynak kıtlığı konusunu incelemiştir. Ona göre, bu kaynak kıtlıkları önümüzdeki yıllarda, şiddetli çatışmaları tetikleyecektir. Üstelik, çevresel kıtlığın yarattığı bu kaos ortamından en çok etkilenen de, gelişmekte olan ülkeler olacaktır. Homer-Dixon, bu durum karşısında yapılması gerekenin, sosyal ve teknik yaratıcılık olduğunun altını çizer. Bu çalışmada, Homer-Dixon’un kaynak temelli çatışma modeli incelenecektir.
When it is considered that the scarcity of important sources like oil, water and soil has become the vital safety issues of the countries today, the negative impacts of the possible conflicts will be more significant. Homer-Dixon has performed research on environmental conflicts and examined the renewable resource scarcity problem put forward by environmental changes. According to them, the scarcity of these sources shall trigger drastic conflicts in the coming years. Moreover, the ones mostly influences by this chaotic medium caused by the environmental scarcity will be the developing countries. Homer-Dixon emphasizes that what needs to be done against this situation is social and technical creativity. In this study, this resource- based conflict model of Homer-Dixon shall be analyzed.